Ağız hijyeninin bozulması sonucu, dişler üzerindeki plaklardaki bakteriler, şekerli gıdalarla beslenerek asit üretir. Bu asitler, diş minesini zayıflatarak diş çürüklerine yol açar. Ayrıca, diş eti iltihabı (gingivit) ve ileri seviyedeki diş eti hastalıkları (periodontit) diş kaybına neden olabilir. Diş Hekimi Tanrıöver, ağız hijyeninin kötü olmasının, diyabet, kalp hastalıkları ve erken doğum gibi ciddi sağlık sorunları ile ilişkilendirildiğini ifade etti.
Ağız Hijyeninin Genel Sağlıkla İlişkisi
Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Ağız ve Diş Sağlığı Bölümü’nden Diş Hekimi İbrahim Kağan Tanrıöver, ağız hijyeninin sadece diş sağlığı için değil, genel sağlık için de kritik öneme sahip olduğunu söyledi. Ağız hijyeninin bozulmasının vücutta çeşitli sağlık sorunlarını tetikleyebileceğini belirten Tanrıöver, "Ağız hijyeninin bozulması, ağızdaki bakterilerin çoğalmasına yol açar. Bu bakteriler, şekerli gıdalardan beslenerek asit üretir. Üretilen asitler ise diş minesini zayıflatır, çürüklerin oluşmasına ve ilerleyen aşamalarda diş kayıplarına yol açar. Bunun yanı sıra kötü ağız hijyeni, diyabet, kalp hastalıkları ve erken doğum gibi sağlık problemleriyle de ilişkilidir" dedi.
Dişlerin Günde 2 Kez Fırçalanması Gerekiyor
Ağız hijyeninin korunması için dişlerin günde en az iki kez fırçalanması gerektiğinin altını çizen Tanrıöver, sabah kahvaltısı sonrası ve yatmadan önce olmak üzere dişlerin dikkatlice fırçalanması gerektiğini belirtti. "Florür içeren diş macunları kullanarak, dişlerinizi nazikçe ve doğru teknikle fırçalayın. Diş fırçasını 45 derece açıyla tutarak diş etlerinin sınırlarını temizlemeye özen gösterin. Diş etlerine zarar vermemek için fırçalama sırasında aşırı sert baskı yapmaktan kaçının. Eğer diş eti probleminiz yoksa, orta sertlikteki diş fırçaları, diş plağını uzaklaştırma konusunda daha başarılı olacaktır" dedi.
Diş İpi Kullanımı Önemli
Tanrıöver, günde bir kez diş ipi kullanarak dişler arasındaki yemek artıkları ve plakların temizlenmesinin, diş çürükleri ve diş eti hastalıklarını önlemede yardımcı olduğunu belirtti. Ayrıca, alkol içermeyen antibakteriyel ağız çalkalama suları kullanarak ağızdaki bakterilerin azaltılabileceğine ve nefesin taze tutulabileceğine dikkat çekti.
Diş Taşı Temizliği Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar
Diş Hekimi Tanrıöver, diş taşı temizliği konusunda doğru bilinen yanlışlara da değindi. Diş taşı temizliğinin, dişlere zarar vermediğini, aksine diş etlerinde biriken sertleşmiş plakları ve bakterileri temizleyerek sağlıklı bir ağız ortamı oluşturduğunu söyledi. "Diş taşı temizliği sadece estetik amaçla yapılmaz, aynı zamanda diş etlerini korur, diş eti iltihabı ve periodontal hastalık riskini azaltır. Diş taşı temizliği sırasında kullanılan ultrasonik cihazlar ve el aletleri, diş minesine zarar vermeden çalışacak şekilde tasarlanmıştır" dedi. Ayrıca, diş taşı temizliğinin genellikle ağrısız bir işlem olduğunu ancak hassas diş etleri olan bireylerde hafif rahatsızlık hissi olabileceğini, bu durumda diş hekiminin lokal anestezi uygulayabileceğini belirtti.
Diş Hekimi Tanrıöver, ağız hijyeninin sadece diş sağlığı açısından değil, genel sağlık için de son derece önemli olduğunu vurgulayarak, doğru diş fırçalama, diş ipi kullanımı ve düzenli diş taşı temizliği gibi hijyen alışkanlıklarının tüm bireyler için yaşam boyu korunması gereken alışkanlıklar olduğunun altını çizdi.