Bu bağlamda, Akdeniz Üniversitesi'nden Doç. Dr. Hamza Feza Carlak, meme kanserinin teşhisinde devrim niteliğinde bir yöntem geliştirdi. Geliştirilen bu yeni sistem, yapay zeka ve yüksek çözünürlüklü termal kameralar kullanarak meme kanseri şüphesi taşıyan hücreleri cilt altından tespit edebiliyor. Doç. Dr. Carlak, bu yöntemin özellikle kanserli hücrelerin bulunduğu bölgeye verilen elektrik akımıyla, sağlıklı hücre ile kanserli hücre arasındaki sıcaklık farkını ortaya çıkararak, meme dokusunun 9 milimetre altındaki tümörleri bile başarılı bir şekilde saptadığını belirtti.
Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) bağlı Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı'nın (IARC) 2022 yılı verilerine göre, dünya genelinde yaklaşık 19,97 milyon yeni kanser vakası kaydedildi. Bu vakaların 9,66 milyonu kadınlarda, 10,31 milyonu ise erkeklerde görüldü. Kadınlarda en fazla karşılaşılan kanser türlerinin başında meme kanseri yer alırken, rahim kanseri de yaygın olarak teşhis edilen diğer bir kanser türü oldu. Erken teşhis, meme kanseri tedavisinde hayati bir öneme sahip ve bu nedenle, erken dönemde teşhis yapabilen yöntemler üzerine yapılan çalışmalar giderek artıyor.
Yapay Zeka ve Termal Kameralarla Derinlemesine Tespit
Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekan Yardımcısı olan Doç. Dr. Hamza Feza Carlak, mühendislik bilgisiyle tıp alanına katkı sağlamak için çeşitli projeler geliştiriyor. Meme kanseri teşhisi için geliştirdiği yeni yöntemi anlatan Carlak, bu sistemin, yüksek çözünürlüklü termal kameralar ve yapay zekanın birleşimiyle çalıştığını belirtti. Özellikle kanserli hücrelerin bulunduğu bölgede elektrik akımı uygulandığında, kanserli dokular ile sağlıklı dokular arasındaki ısı farkının ölçülebileceğini söyledi. Bu ısı farkı, kanserli hücrelerin sağlıklı hücrelere göre daha yüksek bir sıcaklık ürettiği için, bu fark sayesinde tümörler cilt altından dahi tespit edilebiliyor. Carlak, "3 milimetreküplük bir tümörü cildin 9 milimetre altından tespit edebiliyoruz. Tümör daha büyükse, daha derinlerden de tespit edilmesi mümkün" diye açıklama yaptı.
Mamografiye Alternatif ve Zararsız Bir Yöntem
Şu an dünya genelinde meme kanserinin teşhisinde en yaygın kullanılan yöntem mamografi olsa da, mamografinin vücuda zararlı olabilen X-ray ışınları kullanması, bu yöntemi bazı durumlarda riskli hale getirebiliyor. Doç. Dr. Carlak ise, geliştirdiği sistemin vücuda herhangi bir olumsuz etkisi olmadığını belirterek, "Kullandığımız cihaz tamamen güvenli, vücuda zarar vermez. Ayrıca, çok mobil ve hızlı bir sistem. Görüntüleri kısa sürede elde edebiliyoruz ve bu da erken evrelerde tümör tespitini mümkün kılıyor" dedi. Ayrıca, bu sistemin maliyetinin düşük olduğunu ve erken teşhis için daha fazla insana ulaşabileceğini ifade etti.
Ticarileşme Süreci Başladı
Geliştirilen cihazın ABD, Avrupa ve Türkiye’de patentleri alındı ve şimdi ticarileşme aşamasına geçildi. Doç. Dr. Carlak, "Çeşitli firma ve yatırımcılarla görüşmelerimiz sürüyor. Artık bu teknoloji, sağlık alanında kullanılmak üzere ticari hale gelmeye yakın" diye konuştu.
Bu yeni yöntem, meme kanserinin erken teşhisinde büyük bir devrim yaratma potansiyeline sahip. Yapay zeka destekli sistem, kanserli hücreleri daha hızlı ve daha güvenli bir şekilde tespit edebilmesiyle, mevcut teşhis yöntemlerine alternatif oluşturuyor. Erken teşhis, tedaviye yönelik fırsatları artırarak, meme kanserinin başarıyla tedavi edilmesini sağlayabilir.