Somali Cumhurbaşkanı'nın oğlu Mohammed Hassan Shekh Mohamud'un kullandığı otomobilin çarptığı motosikletli kurye Yunus Emre Göçer'in ölümünün ardından tartışmalar sürüyor. Savcılık, motosikletli kuryenin öldüğü kazayla ilgili İstanbul Sulh Ceza Hakimliği de şüpheli hakkında yakalama kararı çıkarılmasına karar verdi. Yakalama kararının ardından Mohammed Hassan Shekh Mohamud'un Ataşehir'deki adresine polis gitti. Ancak Mohammed Hassan Shekh Mohamud adresinde bulamadı. Yapılan tespitler sonrası Mohammed Hassan Shekh Mohamud'un 2 Aralık'ta yurt dışına çıktığı belirlendi.
"SÜRÜCÜNÜN YÜZDE YÜZ KUSURLU OLDUĞUNU TESPİT ETTİRDİK"
Yunus Emre Göçer'in avukatı Iyaz Çimen, " İlk etapta kazada trafik polisi tutmuş olduğu tutanakta kusuru benim müvekkilime atfetmişti. Bundan kaynaklı da savcılık o aşamada herhangi bir tutuklama kararı vermeden şüphelinin salıverilmesine karar verdi. Maalesef şüpheli Türk vatandaşı olmayan bir yabancı. Bundan kaynaklı olarak biz yaklaşık bir hafta boyunca dosyadan elde etmiş olduğumuz görüntü kayıtlarıyla birlikte yeniden bir bilirkişi raporu aldırarak, kusurlu olmadığımızı ve kazaya sebebiyet veren kişinin yüzde yüz kusurlu olmak kaydıyla araç sürücüsü olduğunu tespit ettirdik. Akabinde dosyadaki savcının tekrardan tutuklama talebiyle birlikte şüphelinin yakalanmasını talep ettik. Nitekim bugün sabah ilgili savcı tarafından şüphelinin öncelikle yakalanması akabinde ifadesinin alınmasıyla birlikte durumunun olarak yargılanmasıyla ilgili bir netice aldık." şeklinde konuştu.
"MEMURLARIN GÖREVİNİ YAPARKEN DAHA HASSAS OLMASINI RİCA EDİYORUZ"
Kazada ilk raporu tutan memurun hatası yüzünden şüphelinin hiç yakalanamama ihtimaliyle karşı karşıya olduklarını kaydeden avukat Iyaz Çimen, "Dava şu aşamada 'Taksirle Adam Öldürme' suçuna konu oldu. Dolayısıyla yüzde yüz kusurlu olan araç sürücüsünün Taksirle Adam Öldürme' den dolayı cezalandırılmasını bekliyoruz. Olaya ilk müdahale eden memurun yapmış olduğu hatalı değerlendirme neticesinde şu aşamada şüphelinin yakalanmamış oluşu, olayın üzerinden yaklaşık bir haftanın geçmesi dolayısıyla hiç yakalanamama ihtimaliyle karşı karşıyayız. Bundan dolayı görevini yapan memurların özellikle bu gibi hassas durumlarda daha dikkatli ve özenli çalışmalarını rica ediyoruz" ifadelerini kullandı.
"BU RESMEN BİR CİNAYET"
Yunus Emre Göçer'in mesleki yeterlilik sınavını yapan hocası Mehmet Coşkun ise, " Yunus Emre Göçer arkadaşım, aynı zamanda Mesleki Yeterlilik Kurumu'nda sınavını da bizzat ben yapmıştım. Yunus Emre Göçer'in kaza yaptığı gün işteydim. Arkadaşım arayıp Yunus Emre'nin çok ağır yaralanmalı bir kaza yaptığını söyledi. Olay yerine gittik. Hastaneye girişi yapıldığı sırada durumu çok ağırdı. Entübe edildi. O süreçten beri de sanığın yakalanması için gerek sosyal medyada gerek basında açıklamalar yapıyoruz. Avukatımız aracılığıyla da hukuki süreci başlattık. Şu an geldiğimiz noktada sanığın ülkede olup olmadığı ile ilgili net bir bilgimiz yok. Bu durum bizi derinden üzüyor. Biz motosiklet camiası olarak sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyoruz. Bu resmen bir cinayet. Bu konuyla alakalı gerek İçişleri Bakanlığı gerek Adalet Bakanlığı'nın bir an önce devreye girmesini ve sanık hakkında gerekli kararların verilmesini ve yargılama sürecinin başlamasını istiyoruz. Yunus Emre'nin iki evladı yetim kaldı. 6 yaşında bir oğlu var, 15 yaşında bir kızı var. İki evladı boynu bükük bırakılmış durumda. Biz de her gün motosiklet kullanıcıları olarak ölümle burun buruna yaşıyoruz. Devletimizden bu konuya el atmasını ve kuryeler için bir kanun düzenlemesinin çıkarılmasını talep ediyoruz" dedi.