Arkadaşı M.P.'nin yardımıyla A.T.'nin telefonuna erişip kripto hesabına giriş yapmış ve hesabındaki 54 Ethereum'u (yaklaşık 125 bin dolar değerinde) başka bir hesaba transfer etmişler.
Daha sonra, Ö.Ç.'nin başka bir arkadaşı U.R.A., apartmanın girişindeki zile basarak A.T.'nin gitmesini sağlamış. A.T. gittikten sonra hesabını kontrol ettiğinde paralarının çalındığını fark etmiş.
Soruşturma sonucunda, Ö.Ç. ve iki arkadaşı M.P. ve U.R.A. parmak izlerinin apartmanın girişindeki zile ait olması nedeniyle yakalanmışlar ve tutuklanmışlar. Diğer bir şüpheli ise cezaevinden izinli olarak çıktığı sırada yakalanıp geri götürülmüş.
Bu olay, kripto varlıkların güvenliği ve saklanması konusunda önemli bir örnek teşkil ediyor. Kripto hesaplarına erişim güvenliği oldukça önemli, zira bir kez hesaba girildiğinde fonların çalınması çok kolay. Bu tür dolandırıcılık vakalarının önüne geçmek için kullanıcıların kripto hesaplarını çok güvenli şekilde saklamaları ve erişimi kısıtlamaları gerekiyor.
Ayrıca, bu olay toplumda giderek artan kripto varlıklar üzerinden işlenen suçların önemli bir örneği. Kripto paralar, hızlı ve güvenli transferler sağlasa da kötüye kullanım riskini de beraberinde getiriyor. Yetkililerin bu tür vakaları yakından takip etmesi ve gerekli önlemleri alması önem taşıyor.
Sonuç olarak, Diyarbakır'daki bu olay, kripto hesapların güvenliği ve kripto varlıklar üzerinden işlenen suçlar konusunda dikkate değer bir örnek teşkil ediyor. Kullanıcıların ve yetkililerinkonuya daha fazla önem vermesi gerektiği açık.
