Dil ve Konuşma Terapistliğinin Hizmet Alanları

'Yaşamaz' Denilen Bebekti, Doktor Oldu; Çocukların Hayata Sarılmasını Sağlıyor 'Yaşamaz' Denilen Bebekti, Doktor Oldu; Çocukların Hayata Sarılmasını Sağlıyor

Dil ve Konuşma Terapistinin dil, konuşma ve iletişim sorunlarıyla ilgilendiğini söyleyen Sueda Şerbetci Dil Konuşma Terapistini bireylerin sorunlarını tanımlamaya ve daha sonrasında onarmaya yönelik çalışmalar yapan kişiler olarak tanımladı. Şerbetci Dil ve Konuşma Terapistleri'nin hizmet alanlarını şu şekilde sıraladı: “Konuşma sesi bozuklukları, gelişimsel dil bozukluğu, Edinilmiş Dil bozukluğu, akıcılık bozuklukları, ses bozuklukları, yutma bozuklukları, down sendromu ya da otizme bağlı dil ve konuşma bozuklukları, dudak ve damak yarıklarına bağlı konuşma bozukluğu”

“Çok Fazla Ekrana Maruz Kalmak Konuşma Bozukluğuna Yol Açıyor”

Teknoloji çağında yaşayan çocukların çok fazla ekrana maruz kalması, çalışan anne babaların çocuğa ilgisini yansıtamaması gibi nedenlerin dil ve konuşma bozukluklarına yol açtığına değindi. Şerbetci, konuşma sesi bozukluklarından olan artikülasyon bozukluğunun genelde yanlış öğrenmeden kaynaklı olduğunu söyledi. Şerbetci: “Konuşma bozukluğu olan kekemeliğin nedeni tam olarak bilinmemektedir. Genetik bir faktör olduğu kadar, birçok faktörün bir araya gelmesiyle ortaya çıkıyor. Afazi dediğimiz edinilmiş dil bozuklukları daha çok yaşlı bireylerde beyin travması, inme geçirdikten sonra beyindeki dil alanlarının etkilenmesinden kaynaklanıyor.”

“Çocuklar Doğal Uyaranlara Maruz Kalsın”

Dil ve konuşma bozukluğu yaşayan çocukların ailelerine önerilerde bulunan Şerbetci şunları söyledi: “Dil ve Konuşma Terapistinden yardım alınmalı. Fakat bu durumu yaşamamaları için çocuklarıyla kaliteli zaman geçirmelerini tavsiye ediyorum. Çocukların telefon, tablet kullanımı sınırlı olmalı. Olabildiğince çocuklarıyla dışarı çıksınlar, çocuklar doğal uyaranlara maruz kalsın. Çocuklar yaşıtlarıyla etkileşime geçsin.”

“Biz ailelere en ufak bir fark hissettiğinizde dahi değerlendirme almalarını tavsiye ediyoruz”

Dil gelişiminin büyük kısmının 0 – 6 yaş arasında tamamlandığını söyleyen Sueda Şerbetci, erken teşhisin tedavide çok önemli olduğunu vurguladı. Şerbetçi şunları kaydetti: “Biz ailelere en ufak bir fark hissettiğinizde dahi değerlendirme almalarını tavsiye ediyoruz. Uzman görüşü çok önemli. En azından sürecin nasıl işleneceğini ya da olası bir durum varsa kontrol altında ilerlemesi gerektiğini söylüyoruz. 0 – 6 yaş döneminde geldiklerinde çok daha hızlı ve verimli şekilde terapi ilerliyor.”

“Terapi Sürecinde Dış Etmenler ve Çocuğun Gelişim Hızı Önemli”

Terapi sürecinin bozukluktan bozukluğa değiştiğini söyleyen Sueda Şerbetci vakadan vakaya da farklı olduğunu söyledi. Şerbetci dış etmenlerin ve çocuğun gelişim hızının önemli olduğunu belirtti. Şerbetci: “Eve ödev veriyorum, aile ödevle ilgileniyor mu, ilgileniyorsa ne kadar ilgileniyor, çocuk bunu almaya ne kadar meyilli, ne kadar yapmak istiyor? bunlar çok önemli” ifadelerini kullandı.

Erbaa'da Dil ve Konuşma Terapistliği Bilinmiyor”

Yetişkin vakalarla da çalıştığını belirten Şerbetci genel olarak Dil ve Konuşma Terapistlerinin %60 -  %70 oranında çocuklarla çalıştığını söyledi. Erbaa'da Dil ve Konuşma Terapistliğinin çok yeni olduğunu söyleyen Şerbetci “Yeni olduğu için çok fazla bilinmiyor, benim Eskişehir'de yetişkin afazi vakam vardı ama ben kliniği açtığımdan beri insanlar inme geçirdikten sonra dil ve konuşmayı düzeltmek için nereye gideceklerini bilmedikleri için gelmiyorlar. Bu röportajla bunun farkındalığını oluşturmak güzel olur.” Şeklinde konuştu.

“Afazili Bireylerde Aile Tedavi Sürecine Dahil Olmalı”

Yetişkin ve çocuk vakalarındaki terapi sürecini anlatan Şerbetci: “Yetişkinlerde afazili bir kişiyse aileyi de sürece dahil etmek gerekiyor. Onun dışında 20 – 25 yaşlarında ses bozukluğu için gelen danışanlar da zaten kendi istekleriyle geldikleri için aile tedaviye çok fazla dahil olmuyor. Bu tamamen bireyin sorumluluğu ne kadar alabildiğiyle ilgili. Bazı çocuklar, anne babası çalıştığı için aynanın karşısında kendisi çalışmalarını yapıyor ama bazıları da onunla ilgilenen olmadığı zaman hiç istemiyor. Bu tamamen bireysel.”

Hangi Durumlarda Dil ve Konuşma Terapistine Gidilmeli?

Dil ve Konuşma Terapistine gelinmesi gereken durumlar için tipik gelişimden bahseden Şerbetci “11 – 13 aylıkken çocuklardan ilk anlamlı kelimelerini bekliyoruz. Bunun öncesinde 7 – 10 aylıkken anlamsız hece tekrarı (babıldama) bekliyoruz. 18 ayıkken çocukların sözcük dağarcığının minimum 50 kelimeye ulaşması gerekiyor. 24 aya geldiklerinde Anne gel, Baba git gibi ikili birleşimlerin olması gerekiyor. Eğer bunlarda bir aksaklık görüyorsa aile mutlaka dil ve konuşma terapistine gelmeli. Konuşma sesi bozuklukları için 4 yaşındaki bir çocuğun konuşmasının çevresindeki herkes tarafından anlaşılır olması gerekiyor. %100 oranında bir anlaşılırlık bekliyoruz. Bana 4 yaşında çocuğu olup, arkadaşları, çevredekiler ne dediğini anlamıyor diye gelenler oluyor. 4 yaş da benim için sınır diyebiliriz. Son olarak şunu ekleyeyim 5.5 yaşındaki bir çocuğun 'R' sesini edinmesini bekliyoruz. Çocuk bunu edinmemişse, söyleyemiyorsa bunun için okula başlamadan önce gelmeleri daha güzel oluyor. Çünkü okula başlayıp okuma – yazma öğreniyorlar ve söyledikleri gibi yazıyorlar. Bu da çocuğu çok zorluyor. Ne kadar erken gelinirse o kadar iyi” dedi.

Editör: TE Bilişim