Bakan Uraloğlu, İstanbul ve Çanakkale Boğazları’ndan 2024 yılı Kasım ayı sonuna kadar geçen gemi hareketlerini ve taşınan yük miktarını aktararak, Türkiye'nin deniz ticaretindeki önemli rolünü vurguladı. Bakan, 2024 yılı itibariyle İstanbul Boğazı’ndan 38 bin 141, Çanakkale Boğazı’ndan ise 42 bin 280 gemi geçişi yapıldığını, böylelikle son 20 yılda boğazlardan geçen toplam gemi sayısının 1,9 milyonu bulduğunu açıkladı. 2024 yılı itibariyle bu gemilerle 329 milyon ton petrol gibi tehlikeli yükle birlikte toplam 959 milyon ton yük taşındığını, yıl sonu itibariyle bu rakamın 1 milyar tona ulaşmasının beklendiğini belirtti.
Bakan Uraloğlu, Türk denizcilik sektörünün uluslararası alandaki başarısını sürdürme amacında olduklarını ve 2025 yılı itibariyle Türkiye'yi dünya deniz ticaretinde ilk 10 ülke arasına taşımayı hedeflediklerini ifade etti. Türkiye'nin denizcilik alanındaki başarıları arasında, Türk sahipli ticaret filomuzun dünya sıralamasında 11. sırada yer aldığını, konteyner taşımacılığında ise 4 kat artış sağlandığını belirtti. Ayrıca, Ambarlı, Kocaeli, Mersin ve Tekirdağ limanlarının, dünya genelinde en fazla konteyner elleçlenen 100 liman arasında bulunduğunu açıkladı.
Deniz güvenliğine de büyük önem verdiklerini söyleyen Bakan Uraloğlu, Türkiye'nin denizlerdeki seyir, can, mal ve çevre güvenliğini sağlamada aktif bir politika yürüttüğünü ifade etti. İstanbul Boğazı’nda geçtiğimiz günlerde meydana gelen bir tehlikeli durumu örnek göstererek, 274 metre uzunluğundaki “Cordelia Moon” isimli tankerin İstanbul Boğazı'ndaki makine arızası nedeniyle büyük bir risk oluşturduğunu ancak Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’ne bağlı römorkörlerin duruma hızlı bir şekilde müdahale ederek tankeri güvenli şekilde demirlediğini açıkladı.
Bakan Uraloğlu, denizcilik alanında yatırımların hız kesmeden devam ettiğini belirtti. 2024 yılı itibariyle Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü filosunun güçlendirildiğini, 2 yeni römorkör ve 6 kılavuzluk hizmet botunun hizmete alındığını ifade etti. Bu römorkörlerin yerli üretim ve modern teknolojiyle donatıldığını, Türkiye’nin denizcilik gücünü ve kararlılığını dünyaya bir kez daha gösterdiğini vurguladı.
Son olarak, Türkiye'nin denizcilik alanında son 22 yılda 400 milyon doların üzerinde yatırım gerçekleştirdiğini belirten Uraloğlu, yerli römorkörler, elektronik fenerler, şamandıra sistemleri ve radarlar gibi modern teknolojilerin kullanılarak deniz güvenliğinin artırılmasına ve Türkiye'nin denizcilik alanındaki uluslararası rekabet gücünün artırılmasına katkı sağlandığını belirtti. Ayrıca, Türk tersanelerinin dünya pazarında rekabet üstünlüğü sağladığını ve yerli üretilen römorkörlerin büyük bir kısmının ihraç edildiğini söyledi. Bakan Uraloğlu, yapılan tüm bu yatırımlar ve atılan adımlar sayesinde Türkiye'nin denizcilik sektöründe küresel ölçekte söz sahibi olmayı sürdüreceğini sözlerine ekledi.
Törenin sonunda, 77 ton çekim kapasitesine sahip, 5,45 metre su çekimi ve 4 bin 400 kilovat makine gücüne sahip olan Kurtarma-19 ve Kurtarma-20 römorkörleri, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü filosuna katıldı. Bu yeni römorkörler, Türk denizcilik güvenliğinin sağlanmasına katkı sunacak ve her türlü acil duruma 7/24 hazır bir şekilde hizmet verecek.