Deniz’in babası Ahmet Abi, "Olayın 'bilinçli taksir' değil, 'olası kast' ile adam öldürme suçunu içerdiğini iddia ediyoruz. Adaletin, bu cinayetle ilgili sorumlu olan kurum ve kişilere en ağır cezayı vermesini bekliyoruz" dedi. 12 Temmuz akşamı İzmir'de meydana gelen olayda, sağanak yağış sırasında Bayraklı ve Konak ilçelerinde birçok cadde ve sokak suyla dolmuş, Özge Ceren Deniz suyla kaplı yolda elektrik akımına kapılmıştı. Deniz’in yardımına koşan İnanç Öktemay da aynı şekilde akıma kapılarak hayatını kaybetti. Deniz ve Öktemay hastaneye kaldırıldı ancak kurtarılamadılar. Özge Ceren Deniz İzmir’de, İnanç Öktemay ise Osmaniye’de defnedildi. Olay yerinde 9 Ocak'ta bir mazgaldan çıkan dumanların güvenlik kameralarına yansıdığı ve çevredeki esnaf tarafından kurumlara bildirildiği belirlendi. İzmir Belediyesi ve elektrik firması, olaydan sonra yer altı kablolarını 50 santimetre daha aşağıya alarak çözüm üretmişti. Bilirkişi raporunda, yağmur tahliye mazgalına sıkışan bir kablonun zedelendiği ve bu sebeple faz toprak arızasının meydana geldiği ifade edildi. Kabloların olması gereken derinlikten daha yukarıda olduğu belirtilirken, her iki kurumun da ihmallerinin bulunduğu sonucuna varıldı. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan 30 kişiden 14’ü tutuklandı. Gözaltına alınan 11 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Soruşturma sonucunda 42 kişi hakkında hazırlanan iddianamede, 15’er yıla kadar hapis cezası talep ediliyor ve ceza miktarının ‘bilinçli taksir’ sebebiyle yarı oranında artırılması isteniyor. Ahmet Abi, iddianamenin ardından yaptığı açıklamada, "Kızım Özge Ceren Deniz’in ve İnanç Öktemay’ın ölümüne neden olanların 'olası kast' ile yargılanmasını bekliyoruz. Türk adaletinin, bu cinayetle ilgili sorumlu olan kurum ve kişilere en ağır cezayı vermesini talep ediyoruz" dedi. Özge’nin memleketine doktor olarak hizmet etmek istediğini belirten Ahmet Abi, adaletin sağlanmasını talep etti.