U.T.D., doğumundan hemen sonra kistik fibrozis teşhisi aldı. Bu genetik hastalığın tedavisi için yıllık iki kutu ilaca ihtiyaç duyuluyor. Ailesi, yurt dışından temin edilen ve maliyeti yüksek olan ilacın SGK tarafından karşılanması için başvuruda bulundu. Ancak SGK, ilacın geri ödeme listesinde yer almadığı gerekçesiyle talebi reddetti. Aile, hukuki yola başvurarak mahkemeye dava açtı.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden alınan raporda, U.T.D'ye kistik fibrozis teşhisi konduğu ve dava konusu ilacın tedavi için hayati önem taşıdığı belirtildi. İlacın, mevcut tedavi yöntemlerine göre daha etkili ve yararlı olduğu vurgulandı.
Mahkeme, anayasanın kişisel dokunulmazlık, sağlık hizmetleri ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde belirtilen yaşam hakkı maddelerini dikkate alarak, U.T.D'nin tedavisinin sürdürülememesi durumunda ciddi zararlar oluşacağını ve kişinin anayasal haklarının ihlal edileceğini belirtti. Kararda, sosyal devlet anlayışına göre devletin vatandaşların sağlık ve yaşama hakkını koruma yükümlülüğü bulunduğu ifade edildi. Mahkeme, SGK'nın başvuruyu reddetme kararını iptal ederek, ilacın tedavi süresince kesintisiz olarak SGK tarafından karşılanmasına karar verdi.
Davacı ailenin avukatı Eliz Atlı, müvekkilinin çocuğuna doğumdan kısa süre sonra kistik fibrozis teşhisi konduğunu belirterek, ilacın ömür boyu sürecek bir tedavi gerektirdiğini ifade etti. Atlı, SGK'nın ilacı geri ödeme listesine almadığı için dava açmak zorunda kaldıklarını ve mahkemenin bu kararının çocuğun ömür boyu ilaç erişimini garanti ettiğini söyledi. Ayrıca, ilacın etkinliği ve güvenilirliğinin Türkiye'de de klinik araştırmalarla kanıtlandığını belirtti.