Birol, dalış sırasında karşılaştıkları mikrobiyalitin uzunluğunun yaklaşık 34 metre 6 santimetre olduğunu belirtti. Bu bulgunun, Van Gölü'nün mikrobiyalitleri hakkında önemli bir veri sunduğunu vurguladı.
Van Gölü, 3.712 kilometrekarelik yüzey alanıyla dünyanın en büyük sodalı gölü olma özelliğini taşıyor. Bu gölde mikrobiyalitlerin araştırılması devam ederken, Adilcevaz'daki dalış okulunda eğitim gören dalgıçlar tarafından yapılan keşifler dikkat çekiyor. Cumali Birol, son yapılan dalışlarda, daha önce görülmemiş büyüklükte bir mikrobiyaliteyle karşılaştıklarını ve bunun Van Gölü'ndeki en büyük mikrobiyalit olduğunu söyledi.
Birol, mikrobiyalitin çapının 15 metre olduğunu ve palmiyeye benzeyen bir yapıya sahip olduğunu belirtti. “Van Gölü Havzası'nda şimdiye kadar bulduğumuz en büyük mikrobiyaliti görüntüledik. Adilcevaz açıklarında, yaklaşık 34 metre 6 santimetre uzunluğunda bir mikrobiyalite keşfettik. Dernek olarak bu mikrobiyalitlerin turizme kazandırılması için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan da jeosit alanlarıyla ilgili çalışmalar yapılmasını bekliyoruz. Dalış okulumuz bu konuda çalışmalarını sürdürüyor. Elde ettiğimiz bulgular, Van Gölü Havzası'na ışık tutacak ve dalış severler için ilgi çekici olacak. Yaptığımız çalışmalar, ilçemiz ve ilimiz için büyük önem taşıyor. Bu eşsiz güzellikleri kayıt altına aldık ve bölgemizin turizmine katkıda bulunmayı hedefliyoruz" şeklinde konuştu.