Bağcı'nın vurguladığı üzere, Türkiye'nin özellikle Akdeniz bölgesinde 2030 yılına kadar su kıtlığı çeken bir ülke haline gelebileceği endişesi taşınıyor.
Tarımsal Üretim ve Hayvancılığın Planlanması Gerekliliği
Bağcı, bu sorunun üstesinden gelebilmek için tarımsal üretim ve hayvancılığın planlanması gerektiğinin altını çizdi. Ona göre, bazı bölgelerde tarımsal faaliyetlerin ve hayvancılığın yeniden düzenlenmesi şart. Aksi takdirde, baraj ve sulama yatırımlarını da içeren kapsamlı önlemlerin alınmaması halinde, Türkiye 2030 yılına gelindiğinde ciddi bir su kıtlığı sorunuyla karşılaşabilir.
Su Kıtlığı Riskinin Akdeniz Ülkelerinde de Mevcut Olduğu
Bağcı ayrıca, su kıtlığı riskinin sadece Türkiye'de değil, Akdeniz'deki diğer ülkelerde de geçerli olduğuna dikkat çekti. Bu, bölgesel boyutta bir sorunun varlığına işaret ediyor ve ortak çözümler üretilmesi gerekliliğini ortaya koyuyor.
Önlem Alınmazsa Sonuçların Ağır Olacağı
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Bağcı'nın açıklamaları, Türkiye'nin ve geniş bir coğrafyada Akdeniz ülkelerinin gelecekte ciddi su kıtlığı sorunlarıyla karşı karşıya kalabileceğine işaret ediyor. Bu sorunun üstesinden gelebilmek için, tarımsal faaliyetlerin ve hayvancılığın yeniden planlanması, baraj ve sulama yatırımlarının yapılması gibi kapsamlı önlemlerin alınması gerekiyor. Aksi takdirde, 2030'lu yıllarda su kıtlığı çeken ülkeler konumuna gelebileceklerdir.