Buna göre, çevre koruma harcamaları, bir önceki yıla göre yüzde 56,8 oranında bir artış göstererek toplam 224,6 milyar TL olarak gerçekleşti. Bu artış, çevre koruma alanında yapılan yatırımların ve harcamaların hızla arttığını gözler önüne seriyor.
Çevre koruma harcamalarının en büyük payı, mali ve mali olmayan şirketler tarafından yapıldı ve bu pay yüzde 66,8 oldu. Genel devlet ile hanehalkına hizmet veren kar amacı gütmeyen kuruluşlar ise çevre koruma harcamalarının yüzde 28,1’ini karşılarken, hanehalkları ise harcamaların yüzde 5,1'ini üstlendi.
Çevre koruma harcamalarının kullanım alanlarına bakıldığında, atık yönetimi hizmetleri yüzde 63,3 ile en büyük kısmı oluşturdu. Bunu sırasıyla atık su yönetimi (yüzde 14,7), biyolojik çeşitliliğin ve peyzajın korunması (yüzde 8,3), toprak, yeraltı ve yüzey sularının korunması (yüzde 5,4), dış ortam havasının ve iklimin korunması (yüzde 2,7) ve diğer çevre koruma konuları (yüzde 5,6) takip etti.
Ancak, çevre koruma yatırım harcamaları geçen yıl bir düşüş gösterdi. Çevre koruma yatırım harcamaları, yüzde 14,9 oranında azalarak toplam 38,2 milyar TL'ye geriledi. Bu harcamaların yüzde 77,5’i mali ve mali olmayan şirketler tarafından yapılırken, yüzde 22,5’i ise kar amacı gütmeyen kuruluşlar ve genel devlet tarafından gerçekleştirildi.
Bunun yanı sıra, çevre koruma harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla içindeki oranı 2022 yılında yüzde 0,95 iken, 2023 yılında yüzde 0,85 olarak gerçekleşti. Bu, çevre koruma harcamalarının ekonomiye olan katkısının biraz gerilediğini gösteriyor.
TÜİK verilerine göre, çevre koruma harcamalarındaki artış, Türkiye'nin çevre koruma ve sürdürülebilirlik alanındaki çalışmalarına daha fazla önem verdiğini gösterirken, yatırım harcamalarındaki azalma ise gelecekte bu alanda yapılacak yatırımların daha dikkatli planlanması gerektiği mesajını veriyor.
