Ailesinin sabırla beklediği Engin Arslan, sonunda Manisa'nın Saruhanlı ilçesinde bulunan evine ulaştı. Arslan, evinin önünde annesi Sultan Arslan, kardeşleri ve akrabaları tarafından karşılandı. Gözyaşları arasında ailesiyle kucaklaşan Engin Arslan, zor geçen 14 aylık süreçte yaşadıklarını anlattı. Annesi Sultan Arslan ise gözyaşlarını tutamayarak, oğlunun sağ salim dönmesinin mutluluğunu yaşadı.
Gazze'ye Gitmek İçin Yola Çıktı, Suriye'de Yakalandı
Geçen yıl 11 Ekim tarihinde Gazze'ye gitmek üzere evinden ayrılan Engin Arslan, Suriye’ye kaçak yollarla geçtikten sonra rejim güçleri tarafından yakalandı. Arslan, en son ablasına bir camide dinlenirken mesaj attı, ancak bir daha ondan haber alınamadı. Ailesi, uzun süre oğullarının durumunu öğrenmeye çalıştı ve yetkililerden yardım istedi. AK Parti Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Bahadır Yenişehirlioğlu’nun girişimleriyle Engin Arslan, 14 ay sonra özgürlüğüne kavuştu. Suriye Milli Ordusu'nun hapishanedeki mahkumları serbest bırakmasının ardından, Şam’daki Adra Cezaevi’nden serbest kalan Arslan, Türkiye'ye döndü.
Tutukluluk Süreci ve İşkenceye Uğraması
Suriye'de yaşadığı zorlukları anlatan Engin Arslan, bir fırından alışveriş yapmak için Türk parası verdiği için yakalandığını belirtti. Arslan, "Türk parası verdiğimde, Suriye’de sadece Suriye parası geçiyormuş ve bu yasaktı. Bunu bilmiyordum. Birkaç dakika sonra tekrar çağırıldım ve anlaşamadık. Bir süre sonra bana ajanlıkla suçlandığımı söylediler. Bu durum beni zor durumda bıraktı" dedi. Arslan, tutuklandıktan sonra 4 ay boyunca mahkemeye çıkamadığını ve beraat etmesine rağmen serbest bırakılmadığını ifade etti. Cezaevinde yaşadığı koşullar hakkında ise, "Yerde battaniyenin üzerinde yatıyorduk, 45 kişilik koğuşta 95 kişi vardı. Güneş yoktu, sadece gökyüzünü görebiliyorduk. Günde bir parça ekmek, bulgur pilavı ve iki kaşık yemek verilirdi" diye konuştu.
İşkenceler ve Kaçış Süreci
Engin Arslan, 14 aylık tutukluluk sürecinde 3 kez işkenceye uğradığını söyledi. "Demir bir sopa ile yere yatırıldım ve falakaya yatırıldım. Ayaklarıma ve sırtıma vuruluyordu. Kolumdan kafama kadar her yere darbeler alıyordum. Kolum kırılan, kafası yaralanan çok insan vardı" diye devam etti. Ancak Engin Arslan, özgürlüğüne kavuştuğu anı da anlatarak, "Şam düştü, sabah namazına kalktığımızda silah sesleri duyduk. Muhtemelen eğlencelikti ama silah sesleri devam etti. Hemen kapılar kırıldı ve biz dışarı çıktık. Bin kişi birden çıkarken izdiham yaşandı. O an ‘Türkler buraya gelsin’ diye bağrıldık. Bir Kilisli ağabeyin yardımıyla güvenli bir eve gittik ve orada misafir edildik" dedi.
Ailesinin Hasreti ve Sevincinin Tarifi
Engin Arslan’ın ailesi, oğullarının döneceği günün hayalini kurarken, mutluluk gözyaşlarına boğuldu. Sultan Arslan, oğlunun dönüşüne dair "Dualarım kabul oldu. Allah'ım bana evladımı bağışladı. Çok mutluyum, sapasağlam geldi" diyerek sevinç gözyaşlarını döktü. Arslan’ın babası Metin Arslan ise, "Her gün Allah’a dua ettik. Gelemeyeceği diye hiçbir zaman kalbimi kırmadım. Devletimiz arkasında duruyordu" ifadeleriyle oğlunun sağ salim dönmesinin sevincini yaşadı.
"Bir Daha Olsa Yine Giderim"
Engin Arslan, yaşadığı zorluklara rağmen "Bir daha olsa yine giderim. Allah için gittim, benim için çok güzel bir duygu" diyerek, amacının sadece iyi niyetle yardım etmek olduğunu söyledi. Bu süreç, hem ailesi hem de Arslan için unutulmaz bir hikayeye dönüştü. Ailesine kavuşan Engin Arslan, bundan sonraki yaşamında huzurlu bir hayat sürmeyi umuyor.