Scholz, Federal Meclis'teki konuşmasında, Ukrayna konusunda Rusya'nın katılımıyla bir barış konferansı düzenlenmesi gerektiğini ifade etti.
Scholz, daha önce Ukrayna'yı destekleme konusunda net tutum sergileyen bir liderdi. Ancak son açıklamasında, savaşın sonsuza kadar sürmemesi için çözüm arayışlarını artırmak gerektiğinin altını çizdi. Scholz, "Ukrayna'yı açıkça desteklemenin yanı sıra, bu savaşın sonsuza kadar sürmemesini nasıl sağlayacağımızı çözmek için elimizden gelen her şeyi yapmamızın zamanı geldi" dedi.
Başbakan, Putin ile görüşmelerin en yakın ortaklarıyla koordinasyon içinde yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Bu açıklama, Ukrayna'nın müttefikleri arasındaki görüş birliğinin önemini gösteriyor. Scholz, "Ukrayna'nın destekçileri, Ukrayna'nın güvenebileceği net bir mesaj göndermeli" şeklinde konuştu.
Scholz'un açıklamaları, Ukrayna savaşına barışçıl bir çözüm bulunması yönündeki çabalar kapsamında değerlendirilebilir. Almanya Başbakanı, hem Ukrayna'yı desteklemeye hem de savaşın sürekli hale gelmesini engelleyecek diplomatik adımlar atmaya kararlı görünüyor.
Ancak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile doğrudan görüşme teklifi, bazı endişelere de yol açabilir. Zira Ukrayna, Putin ile görüşmelere karşı çıkabilir ve Scholz'un bu adımının Moskova'ya işgal politikasını meşrulaştırma fırsatı vereceğinden kaygı duyabilir. [Bu nedenle, Scholz'un teklifi, Ukrayna ve müttefiklerinin yakın koordinasyonu ile ilerlemesi bekleniyor.
Sonuç olarak, Almanya Başbakanı Olaf Scholz'un Ukrayna'daki duruma barışçıl çözüm bulmak için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmeye hazır olduğunu açıklaması, Ukrayna savaşının diplomatik yollarla sonlandırılması çabalarının bir parçası olarak değerlendirilebilir. Ancak bu adımın, Ukrayna ve müttefiklerinin desteğini alması ve Putin rejimini güçlendirmemesi kritik önem taşıyor.