GÜNDEM

Prof. Dr. Okan Tüysüz’den Deprem Uyarısı: "7 Büyüklüğünde Deprem Olabilir"

Geçtiğimiz günlerde Erzurum'un Pasinler ilçesinde meydana gelen 4,5 büyüklüğündeki deprem sonrasında yer bilimciler, bölgedeki deprem riski hakkında önemli değerlendirmelerde bulunmaya devam ediyor.

Abone Ol

Ünlü Jeoloji Mühendisi ve Deprem Uzmanı Prof. Dr. Okan Tüysüz, bu konuda dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Erzurum’daki depremin ardından, halk arasında büyük bir depremin olup olmayacağına dair endişeler artarken, Tüysüz riskli illeri tek tek sıralayarak, olası büyük depremler hakkında çarpıcı öngörülerde bulundu.

Erzurum ve Çevresi Depreme Hazır mı?

Prof. Dr. Tüysüz, Erzurum ve çevresinin Türkiye’nin riskli illeri arasında yer aldığını belirterek, "Erzurum, Türkiye'nin 24 ilinden biri olup, içinde diri fayların geçtiği bir bölge. Bu faylar aktif olduğu için, bu bölgede gelecekte büyük depremler olabilir. Bugün yarın deprem olacağına dair kesin bir şey söylemek zor olsa da, eninde sonunda Erzurum ve çevresi depremlerle sarsılacaktır" dedi. Tüysüz, Erzurum’daki fay hatlarının zaman zaman hareketlendiğini ve bölgenin deprem açısından her an hazır olması gerektiğini vurguladı.

7 Büyüklüğünde Deprem Potansiyeli

Erzurum ve çevresindeki Kuzey Doğu Anadolu Fayı’nda büyük bir depremin potansiyelinin olduğunu söyleyen Prof. Dr. Tüysüz, bu bölgenin 7 büyüklüğüne kadar bir sarsıntı üretebileceğine dikkat çekti. “Erzincan’dan başlayıp Gürcistan’a kadar uzanan Kuzey Doğu Anadolu Fayı’nda, Erzurum da dahil olmak üzere bu fay üzerinde büyük bir deprem olabilir. Bu deprem, 7 büyüklüğüne varabilir. 1983 yılında Erzurum’da yaşanan 6,9 büyüklüğündeki Narman Depremi'ni göz önünde bulundurursak, bu tür depremler yine gelecekte de yaşanabilir" şeklinde konuştu.

41 Yıl Önce Yaşanan Büyük Deprem

Erzurum'da 1983’te meydana gelen 6,9 büyüklüğündeki Narman Depremi’ni hatırlatan Prof. Dr. Tüysüz, “O tarihten 41 yıl sonra, yine aynı büyüklükte, hatta 7 büyüklüğüne kadar ulaşabilecek bir deprem yaşanabilir. Geçmişte yaşanmış olan bu büyük deprem, bölgedeki potansiyeli gösteriyor. Bu sebeple Erzurum ve çevresinde yaşayanların dikkatli olması, deprem hazırlıklarını yapması gerekiyor” dedi.

Kuzey Anadolu Fay Hattı ve Diğer Riskli Bölgeler

Prof. Dr. Tüysüz, sadece Erzurum değil, bölgedeki diğer iller hakkında da uyarılarda bulundu. Özellikle Bingöl, Erzincan, Elazığ gibi illerin risk altında olduğuna dikkat çeken Tüysüz, bu bölgede yer alan Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın büyük sarsıntılar üretme potansiyeline sahip olduğunu belirtti. “Kuzey Anadolu Fay Hattı, Bingöl Karlıova’dan başlayıp Marmara Denizi’ne kadar uzanıyor. Bu fay hattının, 7,2 büyüklüğüne varan bir deprem üretebilme potansiyeli vardır. Eğer böyle bir deprem gerçekleşirse, Bingöl, Erzincan, Elazığ ve çevresindeki iller ciddi şekilde etkilenir. Bu bölge de büyük bir tehlike altındadır” diye uyardı.

Deprem Tehlikesi İçin Hazırlıklı Olmak Şart

Prof. Dr. Okan Tüysüz, depremin ne zaman olacağı konusunda kesin bir tarih verilemeyeceğini ancak Türkiye’nin büyük bir deprem kuşağında yer aldığını ve her an bir deprem riski ile karşı karşıya olunduğunu belirtti. "Her an deprem olabilir" diyen Tüysüz, deprem anında yapılacak doğru hareketlerin can ve mal kaybını en aza indirebileceğini ifade etti. "Deprem anında hazır olmak, önceden alınacak güvenlik önlemleri, binaların sağlamlığı ve vatandaşların eğitimli olması büyük önem taşıyor" dedi.

"Riskli İller ve Fay Hatları"

Prof. Dr. Tüysüz, Türkiye’deki diğer riskli illeri de sıralayarak, bu illerdeki fay hatlarının, büyük depremler üretebilecek potansiyele sahip olduğunu belirtti. Özellikle Marmara Bölgesi'nde yer alan fay hatları ve İstanbul'un çevresi de risk altında olan diğer bölgeler arasında yer alıyor. Bu tür fayların gelecekte büyük sarsıntılara yol açabileceğine dikkat çeken Tüysüz, tüm vatandaşların depreme karşı hazırlıklı olmalarını önerdi.

Sonuç: Deprem Gerçeğiyle Yüzleşmek

Prof. Dr. Okan Tüysüz’ün açıklamaları, Türkiye’deki büyük deprem riskini gözler önüne seriyor. Erzurum, Bingöl, Erzincan, Elazığ gibi iller, Kuzey Anadolu Fay Hattı gibi aktif fayların üzerinde yer aldıkları için büyük depremler yaşayabilirler. Tüysüz, bu illerde yaşayan vatandaşların depreme karşı hazırlıklı olmaları gerektiğini, olası büyük sarsıntılar için önceden gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini vurguladı.

Türkiye’nin her bölgesinde deprem riski bulunduğunun unutulmaması gerektiğini belirten Tüysüz, deprem anında zararları en aza indirmek için hazırlıklı olmak ve güvenli yaşam alanları oluşturmak gerektiğine dikkat çekti. Deprem gerçeğiyle yüzleşmek ve buna göre hareket etmek, her bireyin sorumluluğudur.