Prof. Dr. Orta, son altı ayda özellikle Kasım ayına kadar süren kuraklık döneminin, çiftçiler için önemli bir mali yük oluşturduğunu ifade etti. Bu dönemde çiftçilerin kurak topraklarda ekim yapmak zorunda kaldığını belirten Orta, bu durumun ciddi maliyetlere yol açtığını vurguladı.
"Çiftçilerin Ekim Zorlukları ve Yüksek Maliyetler"
Prof. Dr. Orta, çiftçilerin kurak koşullarda gerçekleştirdiği ekimlerin zorlayıcı ve maliyetli olduğunu belirtti. "Çiftçilerin çoğu, hububat ve yağlık bitki olan kanola ekimlerini kurak topraklara yaptı. Bu durum, hem zor hem de masraflı bir ekim süreci oluşturdu" diyen Orta, kuraklık nedeniyle makinelerin sık sık arıza yaptığını ve bakım gereksinimlerinin arttığını da sözlerine ekledi. Özellikle kanola ekiminin olumsuz etkilendiğini belirten Orta, bu dönemde umulan çimlenmenin gerçekleşmediği ve ciddi kayıpların yaşandığına dikkat çekti. Çiftçilerin, kuraklık nedeniyle bozulan kanola tarlalarını buğday ya da ayçiçeğine dönüştürmeyi düşündüklerini ifade etti.
Yağış Eksikliği ve Gelecek Tahminleri
Trakya'da yağış eksikliği yaşandığını belirten Prof. Dr. Orta, buğday ekiminde çimlenmenin sağlanabilmesi için gereken yağışların sağlandığını, ancak bunun yeterli olmadığını söyledi. Orta, "Düzgün bir çıkış oldu, ancak yine de yaklaşık üçte bir oranında yağış eksikliğimiz var. Hem takvim yılı hem de su yılı itibarıyla eksiklikler devam ediyor" diye konuştu. Yağışların kış aylarında etkili olmasını umduklarını belirten Orta, özellikle kar yağışlarına büyük bir ihtiyaç duyduklarını dile getirdi. Kar yağışının, bölgedeki su kaynakları ve ekim için kritik bir öneme sahip olduğunu vurguladı.
"Kuraklık Trendinin Süreceğini Öngörüyoruz"
Prof. Dr. Orta, Trakya’daki tarımda ciddi bir risk oluşturan kuraklık trendinin devam edeceğini ve bu durumun bölgedeki ekim stratejilerini etkileyeceğini belirtti. Özellikle kanola gibi hassas bitkilerin bu durumdan olumsuz etkilendiğini ifade etti. Gelecek yıllarda da benzer kuraklık koşullarının yaşanacağına dikkat çeken Orta, 2040 yılı itibarıyla dünya genelinde birçok ülkenin kuraklık dönemiyle karşı karşıya kalmasının beklendiğini kaydetti.
Yeni Projeler ve İşbirlikleri
Bölgedeki su kaynaklarını daha verimli kullanmak adına yapılan çalışmalar hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Orta, Devlet Su İşleri (DSİ) ile birlikte bölgedeki su depolama yapıları, göletler ve barajlar üzerinde çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Ayrıca, Bulgaristan ve Amerika ile birlikte, toprak işlemesiz tarım ve su tüketimini azaltmaya yönelik projeler geliştirdiklerini belirtti. Bu projelerin, iklim değişikliğiyle mücadele ve sürdürülebilir tarım yöntemlerini geliştirme adına büyük önem taşıdığına değindi. Prof. Dr. Orta, iklim değişikliğinin etkilerinin artacağına dair yapılan tahminlere dayanarak, bu tür projelerin gelecekte daha da önem kazanacağına dikkat çekti.