Özkan Yeşilçay, Bolu, Karabük, Düzce, Kastamonu ile İstanbul, Ankara, Eskişehir ve Bilecik gibi illerde at nalı çakıyor. Geleneksel olarak önemini kaybeden nalbantlık mesleğini gençlere tanıtmaya çalışan Yeşilçay, "Aylık 100 bin lirayı geçen kazanç sağlayan nalbantlar var. Kamu görevim nedeniyle fazla dışarı çıkamıyorum ama buna rağmen aylık 50-60 bin lira gibi bir gelir elde ediyorum" dedi.
Nalbantlık, tarih boyunca atlı taşımacılığın popüler olduğu dönemlerde önemli bir meslek olarak kabul ediliyordu. Ancak günümüzde bu meslek azınlık bir grup tarafından icra edilmeye devam ediyor. Özkan Yeşilçay, 15 yıldır hem akademisyenlik hem de nalbantlık mesleğini sürdürüyor. Yılda çeşitli illerde nal çakarak, aynı zamanda çırak yetiştirdiğini belirtiyor.
Yeşilçay, Batı Karadeniz bölgesindeki illerde nalbantlık yaptığını, özellikle Safranbolu, Karabük, Bolu, Düzce ve İstanbul gibi yerlerde hizmet verdiğini söylüyor. Ayrıca, Eskişehir ve Bilecik’teki atçılık arkadaşlarıyla da işbirliği yapıyor.
Nalbantlık mesleğinin fiziksel zorluklarına da değinen Yeşilçay, yaz aylarında sineklerin büyük bir rahatsızlık yarattığını ve atların huzursuzluk yaratması nedeniyle çalışmaların zorlaştığını belirtti. Meslek, büyük bir beden gücü gerektiriyor; çünkü nalbantlar atın bacaklarını tutarak çalışmak zorunda kalıyor.
Yeşilçay, nalbantlığın unutulmaya yüz tuttuğunu ancak son yıllarda gelişim gösterdiğini ifade etti. Avrupa ile kıyaslandığında Türkiye’nin geride olduğunu belirten Yeşilçay, “Ancak Türkiye’de atçılık ve yarışçılığın seviyesi oldukça yüksek. Bu meslek şu an gelişme aşamasında” dedi.
Son olarak, Türkiye'de nalbantlık mesleğinin profesyonel seviyede yapıldığında yüksek gelir sağladığını vurgulayan Yeşilçay, “Türkiye’de nalbantlık gerçekten profesyonel bir şekilde yapıldığında çok iyi gelirler elde edilebiliyor. Aylık 100 bin lira kazanan nalbantlar var. Kendi durumumda ise kamuda çalıştığım için dışarıda daha az zaman geçirebiliyorum ama yine de aylık 50-60 bin lira gelir sağlıyorum” şeklinde konuştu.
