Şef Dr. Elif Nun Gökçe'nin liderliğinde sahneye çıkan Mozaik Koro, farklı mesleklerden 14 kadından oluşuyordu. Bu koro, konserin en özel anlarından birini oluştururken, konserin ikinci bölümünde ise İTÜ Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı öğrencilerinin eşlik ettiği saz heyeti ve halk oyunları ekibi izleyicilere unutulmaz anlar yaşattı. Etkinlik, Hatay’daki kadınların ekonomik ve sosyal üretimine destek olmak amacıyla Hatay Hayat Sürdürülebilir Gelişim, Kalkınma ve İşletme Kooperatifi’ne bağışlanan gelirle tamamlandı.
‘Duy Beni’ Oratoryosu ve Büyük İlgi
Etkinliğin en dikkat çeken performansı, oratoryo "Duy Beni" oldu. Katılımcılar ve izleyiciler, bu eserle birlikte duygusal anlar yaşadı. Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü’nde gerçekleşen bu anlamlı etkinlikte, sadece müzik değil, aynı zamanda toplumun dayanışma ve yardımlaşma ruhu da ön plana çıktı. Konservatuar öğrencileri ve sahneye gönüllü olarak katılan profesyonel müzisyenler, birlikte güçlü bir birliktelik mesajı verdiler. Koroya, İTÜ Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı’ndan Prof. Dr. Nilgün Doğrusöz Dişiaçık, Doç. S Eroğlu, Merve İnanç Akyol, Demet Uruş Kur gibi isimler de gönüllü olarak katıldı ve çalgılarıyla geceye katkıda bulundular. Etkinlik, Bahçeşehir Üniversitesi'nin müzikle dayanışma yaratma amacını ve kadınları güçlendirme çabalarını simgeliyordu.
Etkinliğe destek veren isimlerden biri de Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Enver Yücel oldu. Yücel, etkinliğin önemine vurgu yaparak, bu tür sosyal sorumluluk projelerinin kadınların güçlenmesine katkı sağladığını belirtti. Ayrıca, etkinliğe izleyici olarak katılan Bahçeşehir Spor Kulübü Başkanı Begüm Yücel ve BAU Rektörü Prof. Dr. Esra Hatipoğlu da organizasyonun anlamına değinerek, toplumsal dayanışmanın önemini vurguladılar.
Müziğin Gücüyle Dayanışma ve İyileşme
Etkinliğin kurucusu ve şefi Dr. Elif Nun Gökçe, 1999 Gölcük Depremi’ndeki kişisel kayıplarının ardından müziği, toplumsal dayanışma ve iyileşme aracı olarak görmeye başladığını söyledi. Gökçe, 6 Şubat 2023’teki büyük depremin ardından dezavantajlı kadınlara ve kız çocuklarına yönelik destek projelerine odaklandıklarını belirtti. "Müziğin gücüyle kadınların yaralarını sarmak ve dayanışmayı artırmak gurur verici," diyen Gökçe, hem Hatay’daki hem de Türkiye genelindeki kadınların yaşadığı zorluklara dikkat çekerek, "Kadınların hayatın her alanında daha fazla yer alması gerektiğine inanıyorum. Mozaik Koro bu amaca hizmet ediyor ve kadınların güçlenmesi için müzikle birleştirici bir adım atıyor," ifadelerini kullandı.
Kadınların Gücü ve Geleceğe Umut
Hatay Hayat Sürdürülebilir Gelişim, Kalkınma ve İşletme Kooperatifi Başkanı Rabia Yetkin Karabulut, konserin kadınlar için büyük bir anlam taşıdığını belirterek, bu etkinlikten elde edilen gelirin kadın istihdamını destekleyen projelere aktarılacağını ifade etti. Karabulut, "Kadınlar olarak sesimiz, hayata değer katacak ve tüm dünyaya ilham verecek," diyerek, kadınların toplumları yeniden inşa etme gücüne sahip olduğunu vurguladı.
Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Burcu Doğan da etkinlikteki duygularını şu sözlerle paylaştı: "Yok olan bir şehri, kadınların gücüyle yeniden ayağa kaldırabileceğimize inanıyorum. Yuvayı yapan kadın, şehri de ayağa kaldıracaktır." Bu duygusal konuşma, etkinliğin tüm katılımcılarında derin izler bıraktı.
Dayanışmanın Gücü ve Hatay’a Destek
Etkinlikte yer alan Hataylı doktor Pınar Yozgatlı, sosyal sorumluluk projelerine verdiği desteği vurgulayarak, “Depremde kaybettiklerimizi anarken, dayanışmanın gücünü hissetmek ve kadınlara destek olmak tarifsiz bir mutluluk” dedi. Etkinlik, sadece sanatsal bir gösteri olmanın ötesine geçerek, toplumsal dayanışmayı artıran, kadınları güçlendiren ve deprem bölgesindeki kadınların yeniden ayağa kalkmasına yardımcı olacak önemli bir adım oldu.
Kadınların Yükselttiği Bir Toplum
‘Duy Beni – Mozaik’ etkinliği, Hatay’daki kadınlar için sadece bir konser değil, aynı zamanda bir umut ışığıydı. Müziğin ve sanatın, insanları birleştiren ve güçlendiren bir araç olarak kullanıldığı bu etkinlik, geleceğe dair umutları büyütürken, kadınların gücünü ve dayanışma ruhunu yeniden hatırlatmış oldu. Katılımcılar, etkinlik sonunda hem sanatsal bir deneyim yaşadı hem de bölgedeki kadınların ekonomiye kazandırılması amacıyla yapılan bağışlarla, toplumsal yaralara bir nebze de olsa merhem olmaya çalıştılar.