Sağ elini yüzde 60, sol elini ise yüzde 20 oranında kullanabilen Yılmaz, tüm bu kısıtlamalara rağmen kanun çalabiliyor. Müzik, Yılmaz için hayatının vazgeçilmez bir parçası haline gelmiş durumda. Yılmaz, "Musiki, benim nefes alış sebebim gibi. Musiki olmasa yaşam enerjim gitmiş olabilirdi" diyerek müziğin kendisine nasıl büyük bir anlam kattığını ifade ediyor. Mustafa Mehmet Yılmaz, serebral palsi teşhisiyle dünyaya geldi. Çift yumurta ikiziyle 6 aylıkken prematüre olarak doğdu ve bu nedenle tekerlekli sandalye kullanmak zorunda kaldı. Ancak, müzikle tanışması hayatını köklü bir şekilde değiştirdi. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Güzel Sanatlar Lisesi'ni başarıyla tamamladıktan sonra, Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü'nde eğitimine devam eden Yılmaz, Osmanlı musikisi ve makamları üzerine akademik bir kariyer hedefliyor. Amacı, müzik sevgisini öğrencilere aşılamak ve Osmanlı müziğinin derinliklerini öğretmek. Yılmaz, "20 Eylül 2002'de İstanbul'da doğdum, ancak 3-4 yaşlarındayken ailemle birlikte Antalya'ya taşındık. Erken doğum nedeniyle serebral palsi hastalığı yaşadım ve 6 aylıkken ikizimle birlikte dünyaya geldim. Yürüme engelim bulunuyor ve sağ elimi yüzde 60, sol elimi ise yüzde 20 oranında kullanabiliyorum. Musiki ile uğraşmayı seviyorum; Osmanlı musiki tarihi ve makamları üzerine çalışmaktan keyif alıyorum. Şu anda Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü'nde son sınıf öğrencisiyim ve bu yıl mezun olmayı planlıyorum. Kanun çalmaya gayret ediyorum ve müzikle ilgili akademik çalışmalar yapıyorum" şeklinde konuştu. Engelli bireylerin günlük hayatta karşılaştığı zorluklara da dikkat çeken Yılmaz, "Sokakta her yol benim için uygun olmayabiliyor. Mekanlara giriş-çıkışlarda yaşadığım sıkıntılar nedeniyle yetkililerden engelli bireyler için daha uygun koşullar sağlanmasını talep ediyorum. Rampaların yapılması ve yolların daha erişilebilir hale getirilmesi bu konuda yardımcı olabilir" dedi. Kendisinden durumları benzer olan bireylere de tavsiyelerde bulunan Yılmaz, "Mutlaka kendilerine bir ilgi alanı bulsunlar; bu sanat, spor ya da edebiyat olabilir. Hiçbir şey engel teşkil etmemelidir" önerisinde bulundu. Hedefleri arasında Osmanlı musikisi üzerine derinlemesine bir akademik kariyer yapmayı ve bu alanda uzmanlaşmayı isteyen Yılmaz, bu bilgileri ilgi duyanlara tanıtmak ve öğretmek istiyor.
