Türktekin, 2024 yılının ilk 10 ayında Türkiye’de 357 kadının cinayete kurban gittiğini ve bunun 61'inin şüpheli ölüm olarak kayda geçtiğini belirtti. Ayrıca, OECD ülkeleri arasında Türkiye’nin kadına yönelik şiddette birinci sırada olduğunu vurguladı.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Akif Kansu Toplantı Salonu’nda, ÇÜ İletişim Fakültesi İletişim Bilimleri Bölümü’nün düzenlediği "Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü" çalıştayında konuşan Türktekin, kadın cinayetlerinin yanı sıra kadına yönelik şiddetin toplumdaki boyutlarına da dikkat çekti. Moderatörlüğünü Doç. Dr. Özlem Aydoğmuş Ördem'in üstlendiği etkinlikte, Türktekin, yaşanmış örnekler ve verilerle kadınların karşılaştığı şiddet türlerini ve bunların toplum üzerindeki etkilerini anlattı.
Kadın Cinayetleri ve Şüpheli Ölüm Artışı
Türktekin, Türkiye'deki kadın cinayetlerinin artışına dair şu çarpıcı verileri sundu: "2024 yılının ilk 10 ayında, 357 kadın cinayeti işlendi. Bunun 61’i şüpheli ölüm olarak kaydedildi. Kadınların yüzde 41’i eşleri tarafından öldürülürken, yüzde 65’i ise kendi evlerinde yaşamını yitirdi. Bu durum, kadına yönelik şiddetin aile içindeki en büyük tehdit haline geldiğini gösteriyor."
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre, son 7 yılda şüpheli kadın ölümlerinin yüzde 82 oranında arttığını belirten Türktekin, "2010’dan 2024 yılı Kasım ayına kadar 5 bin 768 kadın yaşamını yitirdi. Bunların 1441’i şüpheli ölümler. En trajik örneklerden biri de 28 Şubat 2024’te yaşandı; sadece 24 saatte 8 kadın katledildi. Benzer bir tabloyu 14 Haziran’da yaşadık. Yine 24 saat içinde 8 kadın hayatını kaybetti. Adana’da ise 22 Ekim tarihinde 12 saat içinde 5 kadın cinayeti işlendi" dedi.
Kadınların Güvenliği İçin KADES ve Yardım İşareti Önerisi
Kadınların güvenliğini sağlamak için çeşitli önlemler alınması gerektiğini ifade eden Türktekin, "Her kadının, şiddet anında hızlıca yardım alabileceği KADES uygulamasını telefonlarına indirmeleri büyük önem taşıyor. Ayrıca evrensel yardım işareti hakkında toplumda farkındalık yaratılmalı ve çevremizdeki kadınların bu işareti kullanarak yardım talebinde bulunmaları konusunda duyarlı olmalıyız" diye ekledi.
Türktekin, kadınların ekonomik özgürlüğünün de şiddetle mücadelede büyük bir öneme sahip olduğunu belirterek, kadınların kendi ayakları üzerinde durabilmesi için ekonomik bağımsızlıklarının sağlanması gerektiğini vurguladı.
Ekonomik Özgürlük ve Girişimcilik
Çalıştaya katılan Girişimcilik Ekosistem Derneği Başkanı Esra Özden de, kadının girişimcilik ekosistemindeki yerini anlatarak, kadınların ekonomik özgürlüğünü kazanmasının, şiddetle mücadelede ve toplumsal eşitsizliğin ortadan kaldırılmasında ne denli önemli olduğunu dile getirdi.
Çalıştayın sonunda, Meryem Türktekin’in kadınların hakları için yazdığı ve kadın derneklerinin etkinliklerinde sıkça çalınan "Eşitlik Marşı" dinlendi. Etkinlik, kadına yönelik şiddetle mücadelede toplumsal farkındalık yaratılması adına önemli bir adım olarak değerlendirildi.