Malkoç, kadına, çocuğa ve diğer kırılgan gruplara yönelik şiddetin mutlaka milli güvenlik sorunu olarak görülmesi ve devletin tüm kurumlarının bu konuda bir eylem planı hazırlaması gerektiğini vurguluyor.  Bu açıklama, hükümetin bu konuya acil ve kapsamlı bir şekilde eğilmesi gerektiğini gösteriyor.

Türkiye'de son yıllarda kadına ve çocuğa yönelik şiddet vakalarında belirgin bir artış olduğu bilinmektedir. Aile İçi ve Kadına Yönelik Şiddet Araştırması'na göre, 2014 yılında kadınların %36'sı eşleri veya birlikte oldukları kişiler tarafından fiziksel ve/veya cinsel şiddete maruz kalmıştır.  Çocuk İstismarı ve İhmali İle Mücadele Programı verilerine göre ise, 2019 yılında 304.822 çocuk ihmal ve istismara uğramıştır. 

Yolda Yatan Köpeği Ezen Sürücü Yakalandı Yolda Yatan Köpeği Ezen Sürücü Yakalandı

Bu rakamlar, Türkiye'deki kadına ve çocuğa yönelik şiddetin toplumsal barış ve huzuru tehdit eden ciddi bir sorun haline geldiğini gösteriyor. Şiddetin bu boyutlara ulaşması, toplumsal yapıyı, aile kurumunu ve çocukların sağlıklı gelişimini derinden etkilemektedir. Dolayısıyla Malkoç'un bu sorunu milli güvenlik boyutuyla ele alması, konunun önemini ve aciliyetini vurgulaması açısından önemlidir. 

Malkoç'un açıklamalarına göre, KDK olarak 2016'dan bu yana 236 bin 532 yazılı başvuru aldıklarını, 78 bin 123 tavsiye kararı verdiklerini ve 19 bin 199 dostane çözüm kararı alarak vatandaşların idare ile sorunlarını çözmeye çalıştıklarını belirtmiştir.  Bu rakamlar, KDK'nın vatandaşların şikayetlerini etkin bir şekilde incelediğini ve sorunları çözmeye yönelik çalışmalar yürüttüğünü göstermektedir.

Sonuç olarak, KDK Başkanı Şeref Malkoç'un açıklamaları, Türkiye'deki kadına ve çocuğa yönelik şiddetin ciddi bir milli güvenlik sorunu haline geldiğini ortaya koymaktadır. Devletin tüm kurumlarının bu konuya acil ve kapsamlı bir eylem planı ile müdahale etmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, toplumsal barış ve huzuru tehdit eden bu sorun daha da derinleşebilir.

Kaynak: DHA