KADEM Tokat Temsilciliği Basın Açıklaması

Bugün, 25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü vesilesiyle bir aradayız. Ne yazık ki, dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadınlar, özel ve kamusal alanda farklı türlerde şiddete maruz kalmaktadır. Bu karanlık gerçeği değiştirmek ve kadına yönelik şiddete karşı toplumsal farkındalık oluşturmak için 25 Kasım, hepimiz için önemli bir dayanışma günüdür.

KADEM olarak 11 yıldır, kadına yönelik şiddetin her türüyle mücadele eden bir sivil toplum kuruluşu olarak faaliyet gösteriyoruz. Amacımız, şiddet ortaya çıkmadan önüne geçmek ve kadınları korumaktır. Bu doğrultuda şiddetin nedenlerini, belirtilerini, türlerini ve korunma yollarını ele alan kapsamlı çalışmalar yürütüyoruz. Kadınlara sahip oldukları hakları, yasal güvenceleri ve şiddetten korunmanın yollarını anlatıyor; ailelere, öğretmenlere ve hatta anaokulundan başlayarak öğrencilere yönelik eğitim programları düzenliyoruz.

Her yıl olduğu gibi bu yıl da kadına yönelik şiddet konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla kampanyamızı başlatmış bulunuyoruz. Geçmiş yıllarda, şu mesajları kamuoyuyla paylaştık:

“Sen Varsan Şiddete Yer Yok” diyerek, şiddete kayıtsız kalınmaması gerektiğini,

“Şiddete Göz Yumma” diyerek, sessiz kalmanın şiddete ortak olmak anlamına geldiğini,

“Şiddete Hakkın Yok” sloganıyla, kadına yönelik şiddetin bir insan hakları ihlali olduğunu,

“Şiddetin Bahanesi Olmaz” diyerek, hiçbir gerekçenin şiddeti mazur göstermeyeceğini,

“Yasaya Tutun” sloganıyla, ısrarlı takibin bir hak ihlali ve şiddet türü olduğunu,

Geçen yıl ise “Şiddetsiz Toplum Güvenli Gelecek” diyerek, 6284 Sayılı Kanun’un şiddet mağdurlarını nasıl koruduğunu vurguladık.


Bu yılki kampanyamızın sloganı ise “ŞİDDETE SEYİRCİ KALMA”. Bu sloganla, özellikle medya ve dizi içeriklerinde kadına yönelik şiddetin temsiline dikkat çekmeyi hedefliyoruz.

Son olarak, “Medyada Kadına Yönelik Şiddet ve İzleyici Farkındalığı: Yerli Diziler Üzerine İnceleme” başlıklı bir araştırmayı hayata geçirdik. Araştırma kapsamında, geçtiğimiz yıl en çok izlenen 14 yerli yapımı inceledik ve bu dizilerde toplamda 3013 kadına yönelik şiddet sahnesi tespit ettik. Bu, oldukça düşündürücü bir rakamdır. Tespit edilen şiddet türlerinin dağılımı ise şu şekilde olmuştur:

%51 Psikolojik Şiddet

%24 Sözlü Şiddet

%11 Çok Boyutlu ve Karmaşık Şiddet

%8 Fiziksel Şiddet


Araştırmada ayrıca, bu sahnelerin normalleştirilmesi ve estetize edilerek sunulmasının toplumsal bir tehdit oluşturduğu sonucuna ulaştık. Dizilerin, toplumun kadına bakışını şekillendiren güçlü bir araç olduğu gerçeğinden hareketle, yapımcılara, senaristlere ve yayıncılara bu sorumluluğu hatırlatıyoruz.

Şunu unutmamalıyız: Kadını ve aileyi şiddetten korumak sadece kadın derneklerinin değil, tüm toplumun ortak sorumluluğudur. Hep birlikte “Şiddete Seyirci Kalma” diyoruz ve bu kampanyanın bireysel ve toplumsal farkındalık oluşturmasını diliyoruz.

KADEM Tokat Temsilciliği olarak, kadınların şiddetten uzak, güvenli bir yaşam sürdüğü bir toplum inşa etmek için mücadelemize kararlılıkla devam edeceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz.

Saygılarımızla, Dr. Nilay Elibol
KADEM Tokat Temsilcisi