10 Kasım 2023'te, Kırat Mahallesi'nde ormanda bulunan ve yakılarak öldüğü belirlenen Nourtani'nin ölümüne ilişkin yargılanan 9 sanığın davası devam ediyor. Bu davada dikkat çeken yeni bilgiler, sanıkların suçlarını nasıl gizlemeye çalıştıkları ve kaçak maden ocağındaki korkunç olayları ortaya koyuyor.
Nourtani'nin, kaçak bir maden ocağında çalıştığı ve bir iş kazası geçirdiği tespit edilirken, ocağın sahiplerinin ve çalışanlarının olayın üstünü örtmek için çeşitli yollar denediği ortaya çıktı. Hakan Körnöş (46), Ahmet Aydın (52) ve Enver Gideroğlu (34) gibi maden ocağı sahipleri, kazanın ardından "ocak kapanır" korkusuyla şüpheli hareketlerde bulundular. Bu süreçte, sanıklar delil karartma ve suçları gizleme girişimlerinde bulundular.
Öne çıkan bir başka önemli delil, güvenlik kamerası görüntülerinde yer alıyor. Bu görüntülerde, E.D. ve S.K. adlı sanıkların, Nourtani'nin iş kıyafetlerini yakarken ve güvenlik kameralarının yönünü değiştirirken gülüşerek tokalaştıkları anlar kaydedildi. Ayrıca, maden ocağının sahiplerinden Hakan Körnöş ve kuzeni Ahmet Aydın’ın, Gelik beldesindeki bir akaryakıt istasyonundan pet şişeyle benzin aldıkları anlar da güvenlik kamerasına yansıdı. Bu görüntüler, sanıkların suçlarını daha da ortaya çıkaran önemli bir kanıt haline geldi.
Olayın meydana geldiği maden ocağının sahipleri, kazanın ardından ölümün ardındaki sorumluluğu ortadan kaldırmak için bir dizi yasa dışı işlem yaptı. Nourtani’nin vagon arasında sıkışıp kaldığı ve iş kazası geçirdiği belirtilirken, ocak sahiplerinin bu kazayı örtbas etmek amacıyla aceleyle hareket ettikleri tespit edildi. Ayrıca, Ahmet Aydın, kendisinin bir çakmakla cesedi yakmaya yardımcı olduğunu kabul etti.
Nourtani’nin ölümüne ilişkin iddianamede, şüpheliler hakkında "İştirak halinde kasten öldürme" suçundan müebbet hapis cezası talep ediliyor. Ancak mütalaada, sanıkların "taksirle ölüme neden olma" suçundan ve delil karartmaktan 14 yıl hapisle cezalandırılmaları isteniyor. Ayrıca, E.D. ve S.K.’nin delil kararttığı, A.Ç.’nin ise bildirim yükümlülüğünü yerine getirmediği için 8'er yıl ve 3 yıl hapis cezası talep ediliyor.
Duruşmalar sırasında, Vezir Nourtani'nin ailesinin avukatı Kerim Bahadır Şeker, mahkemenin tarafsız ve adil bir yargılama yapmadığını öne sürerek reddihakim talebinde bulundu. 35 sayfalık dilekçede, mahkemenin tarafsızlık ilkesine aykırı hareket ettiği, duruşmalarda kontrolü sağlayamadığı ve avukatlarla psikolojik husumetlere yol açtığı ifade edildi. Avukat Şeker, bu sebeple yargılamanın üst mahkemeye taşınmasını talep etti. Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi, bu talebi reddetti ve itiraz sürecinin ardından duruşmanın ertelenmesine karar verdi.
Vezir Mohammad Nourtani’nin ölümüne dair açılan davada, ortaya çıkan yeni deliller ve sanıkların suçlarını örtbas etmeye yönelik girişimleri, olayın daha da karmaşıklaşmasına yol açtı. Şu anki aşamada, dava üst mahkemeye taşınmış durumda ve ilerleyen süreçte yeni gelişmelerin yaşanması bekleniyor.
