2009 yılından bu yana devam eden kazılarla ortaya çıkarılan kentte, deri işleme atölyesi (işlik) ve Hollanda florini sikkesi bulundu. Bu keşif, kentin daha önce MS 11. yüzyılda terk edildiği düşünülen tarihinin aslında MS 16. yüzyıla kadar devam ettiğini ortaya koydu.

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın izniyle, Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nin başkanlığında yürütülen kazılarda, daha önce 790 mezar, kilise, sur ve kanal gibi yapılar keşfedilmişti. Son kazı çalışmalarında, özellikle deri işleme faaliyetlerinin yapıldığı düşünülen bir atölye ile Hollanda florini sikkesi bulunarak kentin ekonomik ve kültürel yaşamına dair yeni ipuçları sağlandı.

Kentin 16. Yüzyıldaki Önemi Ortaya Çıktı
Kazı ekibinde yer alan arkeolog Tolga Çelik, Juliopolis’in tarihine dair yeni bulguları paylaştı. Çelik, "Daha önce kentin 11-12. yüzyılda terk edildiği düşünülüyordu. Ancak bulduğumuz Hollanda florini sikkesi ve diğer buluntular, kentin 16. yüzyılda da önemli bir yerleşim yeri olduğunu gösteriyor" dedi. Ayrıca, kazılar sırasında Bizans dönemine ait sikkelerin de ortaya çıkması, bölgenin ticaret ve kültürel etkileşim açısından önemli bir merkez olduğunu kanıtladı.

Zenginleşen Bir Kentin İzleri
Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdür Yardımcısı Mustafa Metin, Juliopolis'teki kazıların, kentin sosyal, kültürel ve ekonomik yapısına dair değerli bilgiler sunduğunu belirtti. 790 mezarda yapılan incelemeler, kentin özellikle MS 1. yüzyılın sonlarından itibaren zenginleştiğini gösteriyor. Metin, "Juliopolis, Roma İmparatorluğu döneminde önemli bir ticaret yolu üzerindeydi. Buradan geçen askerî ve hacı yolları sayesinde kent, ticaretin merkezi haline geldi ve zenginleşti" diye konuştu.

TBMM Başkanı Kurtulmuş: İsrail'in BM Üyeliğinin Askıya Alınması Her Uluslararası Platformda Konuşulmalı TBMM Başkanı Kurtulmuş: İsrail'in BM Üyeliğinin Askıya Alınması Her Uluslararası Platformda Konuşulmalı

Atölyeler ve Hayvancılıkla İlgili Bulgular
Yeni keşfedilen işlik, özellikle deri ve hayvancılıkla ilgili faaliyetlerin yapıldığı bir alan olarak dikkat çekiyor. Metin, "Bu yapının deri işleme, tiftik veya yünle ilgili bir atölye olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca burada, Ankara keçisinin eski ataları ve koyunlardan elde edilen yünlerle yapılan faaliyetlerin izlerini görüyoruz" dedi.

Su Altı Çalışmaları ve Gelecek Planları
Juliopolis’in Baraj Gölü altında kalan kısmında kazı yapmak mümkün olmasa da, su altı görüntüleme teknikleriyle yapılan çalışmaların sınırlı kaldığı ifade edildi. Ancak kazılar sonucunda, değerli madenlerden yapılmış takılar, deri kıyafetler, sandaletler, cam ve bronz eserler gibi birçok kültürel zenginlik gün yüzüne çıkarıldı. Gelecekte, bu buluntular sayesinde Juliopolis Antik Kenti’nin tarihî önemi daha da netleşecek.

Kaynak: DHA