Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerin ardından 'ikincil afet' diye nitelendirilen birçok heyelan oluştu. 11 ili etkileyen depremlerden sonra bölgede toplam 2 bin 826 heyelan meydana geldi ve 92 kişi hayatını kaybetti. Hacettepe Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dç. Dr. Mustafa Koçkar, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’nun (TÜBİTAK) desteği ile heyelanlara karşı erken uyarı sistemi geliştirdi.
Laboratuvar çalışması ve test aşaması tamamlanan projede heyelan bölgesine fiber optik kablolar döşenerek, kütle hareketleri GPRS sistemi ile izlenecek. TÜBİTAK tarafından desteklenen proje ilk kez Yalova'da uygulanacak. Olası İstanbul depreminde en fazla etkilenecek illerin başında gelen Yalova'da deprem sonrası oluşacak heyelanlarda can kaybının önüne geçilmesi hedefleniyor.
TÜBİTAK DESTEKLİYOR
Dç. Dr. Mustafa Koçkar, 2012 yılından bu yana ekibiyle üzerinde çalıştığı sistemin Kocaeli'ndeki test aşamasının tamamlandığını, olumlu sonuçlarla beraber TÜBİTAK’ın projeyi destekleme kararı aldığını söyledi.
Heyelanların kütle hareketi olduğunu ve büyük riskler yarattığını hatırlatan Doç. Dr. Koçkar, "Heyelanların daha önceden bilinmesiyle ilgili ülkemizde yapılan pek çok çalışma mevcut. Gerek yersel gerekse uydu görüntüleriyle, fotoğraflarla, uzaktan algılama yöntemleriyle bu çalışmaların yapılabilmesi mümkündür. Fakat esas önemli olan, heyelanlar belirlendikten sonra onların tetikleme mekanizmalarına ilişkin olarak stabilite durumlarının ölçülmesi ve belirlenmesi gereklidir" dedi.
'FİBER KABLOYU SENSÖR OLARAK KULLANIYORUZ'
Doç. Dr. Koçkar, geliştirdikleri projenin erken uyarı sistemi olarak kullanılacağını kaydederek, "Geliştirdiğimiz erken uyarı sistemini entegre edip devreye sokacağız ve sınır koşulları belirleyerek sistemin bir erken uyarı sistemi olarak kullanılmasını sağlayacağız. Burada fiber optik yöntemleri kullanıyoruz.
Fiber kablonun kendisini sensör olarak kullanabiliyoruz. Bu da bizim belli bir noktaya konuşlanmamızı değil bütün kablo boyunca milimetre mertebesinde hassasiyet ölçmemizi sağlıyor. Fiber kabloları heyelan sahası içerisine yerleştirerek bütün o alandaki deformasyonu ölçümleyebiliyoruz.
Bunun en büyük avantajı GPRS sistemi ile bilgisayar hatta cep telefonumuzla kayıt altında tutabiliyoruz. Fiber kablolar diğer sisteme göre de ekonomik" ifadelerini kullandı.
'SİSTEM ANINDA ALARM VERİYOR'
Sistem ile heyelan sahalarının sürekli gözlemlenebileceğini aktaran Doç. Dr. Koçkar, "Bu süreçte oluşan deformasyona bir sınır aralığı verebiliyorsak o sınırı aştığımız anda sistem bize alarm veriyor. O uyarıyı verdiği anda da biz de buna karşı gerekli önlemleri alabiliyoruz. Heyelanların olduğu alanın çevresinde yerleşim varsa burada bir risk oluşacaktır ve insan hayatını tehdit edecektir.
Bütün bunları engellemek için riskin olduğu alanlarda bu sistemi kurulabileceğini ispatlamış olacağız. Deprem öncesi ve deprem sonrasındaki artçı şoklar esnasında sistem yine devreye girecektir. O zaman da heyelanın izlenmesi ve erken uyarı sisteminin kurulması imkanı doğacaktır" dedi.