Bu oran, işgücü piyasasının sektörel ve mevsimsel bazda yeniden yapılandığını gösteriyor. İstihdamın artırılması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi amacıyla kurulan insan kaynakları platformu HRup Türkiye, TÜİK verilerini ve işgücü piyasasındaki gelişmeleri değerlendirdi.
"Yaz Aylarında Artış, Kış Aylarında Normalleşme Görülüyor"
HRup ve Erce Group Kurucusu Hakan Çil, yaz aylarında hizmet sektörü ve turizmdeki hareketliliğin istihdam oranlarında artışa neden olduğunu belirtti. Çil, "Haziran ayında, yaz sezonunun başlamasıyla birlikte istihdam oranlarında bir artış gözlemledik. Özellikle turizm, restoran ve otelcilik gibi sektörlerdeki talep artışı bu yükselişin temel sebebiydi. Ancak Eylül ayında yaz sezonunun sona ermesiyle birlikte, istihdam oranlarında yüzde 5’lik bir normalleşme yaşandı" dedi.
"Hizmet Sektörü Türkiye’nin İstihdam Yapısında Öne Çıkıyor"
Türkiye’nin istihdam yapısının büyük ölçüde hizmet sektörüne dayandığını vurgulayan Çil, “Mevsimsel işgücü artışı, özellikle yaz aylarında turizm sektöründeki canlılıktan kaynaklanıyor. Ancak kış aylarına girildiğinde bu talep azalıyor ve istihdam oranları normal seviyelere geri dönüyor. Son dönemde konut stoklarındaki azalma ise istihdamın sürdürülebilirliğini olumsuz yönde etkiliyor. Sanayi bölgelerinde artan işgücü talebini karşılamakta zorlanan firmalar, özellikle ara eleman temininde büyük sıkıntılar yaşıyor. Bu durum, işverenler için büyük bir sorun oluşturuyor" dedi.
"Konut Yetersizliği Sorunu İstihdamı Zorluyor"
Çil, konut yetersizliğinin sanayi bölgelerinde çalışan bulmayı zorlaştıran bir diğer önemli sorun olduğuna dikkat çekti. "Konut sıkıntısı nedeniyle işgücü, belirli sanayi bölgelerinde temin edilemiyor. Bu sorunun çözülmesi için inşaat sektörünün canlanması ve konut stoklarının artırılması şart. Bu sayede istihdam sorununa da doğrudan çözüm bulunabilir" ifadelerini kullandı.
"İşsizlik Oranının Düşürülmesi İçin Yapısal Reformlar Gerekiyor"
Eylül ayında işsizlik oranının yüzde 8,6 olmasının temel nedenlerinden birinin coğrafi farklılıklar ve sektörlere olan yoğunlaşma olduğunu belirten Çil, "Bazı şehirlerde, özellikle sanayi ve hizmet sektörlerinde personel temini oldukça zorlaşıyor. Bu durum, sanayi kuruluşlarını iş gücü temini için yurtdışına yönlendiriyor. Hindistan ve Pakistan gibi ülkelerden işgücü transferi yapan şirketlerin sayısı artıyor. Belirli şehirlerin bazı sektörlerle özdeşleşmesi, işgücü ile iş modellerinin buluşmasını sağlayacak ve işsizlik oranlarını azaltacaktır" dedi.
"Sanayileşme, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’ya Kaymalı"
Sanayileşmenin belirli bölgelerde yoğunlaşmasının uzun vadede sürdürülebilir olmayacağını söyleyen Hakan Çil, “Bir ülkenin ekonomik gücü, üretim kapasitesiyle ölçülür. Bu sebeple Doğu ve Güneydoğu Anadolu gibi bölgelere sanayi yatırımlarının artırılması, sadece bölgesel istihdamı yükseltmekle kalmaz, ülke ekonomisine de büyük katkı sağlar” şeklinde konuştu.
"Kadın İstihdamı Desteklenmeli"
Hakan Çil, işgücüne katılma oranının yüzde 54,4 seviyesinde olduğunu, ancak daha fazla insanın işgücüne dahil edilebilmesi için eğitim ve meslek edindirme programlarının yanı sıra kadın istihdamını destekleyen politikaların uygulanması gerektiğini vurguladı. "Kadınların işgücüne katılım oranı, dikkat edilmesi gereken bir konudur. Bu konuda ilerleme kaydedildiği takdirde, istihdam oranları artar ve işgücü piyasasının genel sağlığı daha da güçlenir" dedi.
"Uzun Vadeli Reformlar ile İşsizlik Oranı Düşürülebilir"
Çil, Türkiye’deki işgücü piyasasının dengeli bir seyir izlediğini ancak işsizlik oranının alt seviyelere çekilebilmesi için uzun vadeli yapısal reformlara ihtiyaç duyulduğunu söyledi. "Bu reformların bir parçası, dijital dönüşüm ve yapay zekanın hızla yaygınlaşacağı 2025 yılına odaklanmak olmalıdır. İnsan kaynakları yöneticilerinin bu değişimi yakalaması gerekiyor. Ayrıca, İK zirvelerinde ve istihdam fuarlarında daha etkin bir şekilde yer almak, yeni trendler oluşturmak için oldukça önemli” diye konuştu.
"İşgücü Piyasasında Değişim İçin Çalışmalarımıza Devam Ediyoruz"
HRup Türkiye olarak, istihdamı artırmayı ve çalışma koşullarını iyileştirmeyi amaçladıklarını belirten Hakan Çil, “İK profesyonellerinin gelişimini desteklemek ve sürdürülebilir işgücü verimliliği sağlamak için birçok proje gerçekleştiriyoruz. Bu alanda yürüttüğümüz eğitim programları, zirveler, istihdam fuarları ve sosyal sorumluluk projeleri, iş gücü piyasasında fark yaratmamıza yardımcı oluyor. Gelecek dönemde de genç mezunların iş hayatına atılmasında önemli bir rol oynayacağımıza inanıyoruz” dedi.
Çil, sözlerini, "Türkiye’nin insan kaynakları platformu olarak, tüm bu hedefler doğrultusunda çalışmalarımıza devam edeceğiz" diyerek sonlandırdı.