Dernek üyeleri, bireysel eşitlikten yana olduklarını belirtmiş ve erkeklerin de kadınlar gibi eşit haklara sahip olması gerektiğini vurgulamışlardır.
Dernek Başkanı Bahri İnceler'in ifadelerine göre, bazı durumlarda erkekler evlatlarını göremez hale gelmekte, çocukları kendilerine düşman olarak geri dönmekte ve nafaka ödemek zorunda kalmaktadırlar. Ayrıca, erkeklerin iftiraya uğrayarak evlerinden uzaklaştırıldığı ve bu kararların tamamen keyfi olarak alındığı belirtilmektedir.
Erkekleri Koruma Derneği'nin temel talepleri şunlardır:
Eşit velayet hakkı: Boşanma durumlarında, çocukların velayetinin her iki ebeveyne eşit şekilde dağıtılması.
Adil yargılama: Erkeklere yönelik iddiaların ve uzaklaştırma kararlarının daha titiz bir şekilde incelenmesi.
Ekonomik hakların korunması: Nafaka ödemelerinin, erkeklerin ekonomik özgürlüklerini kısıtlamayacak şekilde düzenlenmesi.
Erkeklerin toplumsal hayatta ve aile ilişkilerinde karşılaştıkları eşitsizliklere dikkat çeken bu taleplerin, kadın-erkek eşitliğinin sağlanması açısından önemli olduğu söylenebilir. Ancak, bu konudaki her iki tarafın da bütüncül bir bakış açısıyla hareket etmesi ve karşılıklı anlayış geliştirmesi gerekmektedir.
Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için, hem erkeklerin hem de kadınların karşılaştıkları sorunların ele alınması ve adil çözümler üretilmesi önemlidir. Örneğin, boşanma süreçlerinde çocuk velayetinin eşit şekilde paylaşılması, çocukların her iki ebeveyni de görebilmesini sağlayabilir. Ayrıca, nafaka ödemelerinin erkeklerin ekonomik durumları göz önünde bulundurularak belirlenmesi, onların da yaşam kalitesini olumsuz etkilemeyecektir.
Diğer taraftan, erkeklerin maruz kaldığı iftira ve keyfi uzaklaştırma kararlarının da titizlikle ele alınması ve adil bir yargılama sürecinin işletilmesi gerekmektedir. Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılık konularında olduğu gibi, erkeklere yönelik haksız uygulamaların da önlenmesi, toplumsal eşitliğin sağlanması açısından önem taşımaktadır.
Sonuç olarak, Erkekleri Koruma Derneği'nin talepleri, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması yönünde önemli adımlar olarak değerlendirilebilir. Ancak, bu konudaki çözümlerin kadın ve erkek haklarının bütüncül bir bakış açısıyla ele alınması ve tarafların karşılıklı anlayış geliştirmesi ile mümkün olabileceği vurgulanmalıdır.
