Merkeze 12 kilometre mesafede yer alan ve Karatepe Aslantaş Müzesi yolunda bulunan Kastabala Antik Kenti, tarihi ve kültürel önemiyle bölgedeki en önemli antik yerleşim alanlarından biridir. Depremler sırasında sütunlu yolun büyük kısmı yıkılmış ve önemli hasar almıştı. Ancak, Kastabala'nın özgün yapısını yeniden ayağa kaldırmak amacıyla başlatılan restorasyon çalışmaları, bölgedeki antik kalıntıları korumak ve tarihe ışık tutmak açısından büyük bir önem taşıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi'nin (OKÜ) iş birliğiyle gerçekleştirilen bu çalışmalarda, hasar gören sütunlar yeniden dikiliyor. Kazı başkanlığı ve müze müdürlüğü ekiplerinin yoğun emek harcadığı restorasyon projeleri kapsamında, depremlerle zarar gören yapılar titizlikle onarılıyor. Osmaniye İl Kültür ve Turizm Müdürü Burhan Torun, çalışmalar hakkında bilgi vererek, sütunlu yolun yanı sıra çevre düzenlemesi, kazı çalışmaları ve diğer restorasyon projelerinin de eş zamanlı olarak devam ettiğini belirtti. Ayrıca, projelerin sürdürülebilir bir şekilde ilerlemesi için bölgede güneş enerji sistemi ile desteklenen yeni ışıklandırma sistemlerinin de kurulduğunu duyurdu.
Torun, "Geleceğe Miras Projesi kapsamında çevre düzenlemesi, kazı çalışması, proje çalışması ve restorasyon için 45 işçimizle birlikte çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu antik kent, tiyatro alanı, bodrum kalesi, kilise kalıntıları ve hamamıyla tam anlamıyla bir antik şehir görünümüne sahip. Ayrıca, milattan sonra 2’nci yüzyıla tarihlendirilen yapılarla birlikte, yeni bulunan tapınak sayesinde çok daha eski dönemlere ait önemli verilere de ulaşılabileceğiz" dedi.
Kastabala Antik Kenti, zengin tarihi ve kültürel mirasıyla dikkat çekiyor. Özellikle, tiyatro alanındaki kazılar, antik kentin sosyal yapısına dair çok önemli ipuçları sunuyor. Tiyatro alanında keşfedilen Pan keçisi figürleri, yarı keçi yarı insan olan bu mitolojik figürlerin yer aldığı eserler, antik kentteki dini ve kültürel inançlar hakkında fikir veriyor. Ayrıca, kazılarda çıkarılan 2 metre derinlikteki mestler ve kralın oturduğu koltuklar da, antik dönemdeki yaşam tarzı ve sosyal hiyerarşiye dair önemli bilgileri gün yüzüne çıkarıyor. Bu alanlarda gerçekleştirilen kazı ve restorasyon çalışmalarının tamamlanmasının ardından, tiyatro alanı etkinlikler için kullanıma açılacak.
Kastabala Antik Kenti, hem yerli hem de yabancı turistler için büyüleyici bir ziyaret noktası olmaya devam edecek. Tarihi dokusunun korunması ve restorasyonunun başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesi, bölgeyi hem kültürel hem de turistik açıdan daha da cazip hale getirecek. Burhan Torun, antik kentin bir kültürel miras olarak yeniden ayağa kalkmasının, Osmaniye’nin turizm potansiyelini artıracak önemli bir adım olduğunu vurgulayarak, "Yerel halk ve turistler, buradaki eşsiz kalıntıları görmek için Kastabala Antik Kenti’ne bekleniyor" şeklinde sözlerini tamamladı
