Dervişoğlu, Türkiye'nin Suriye'deki önceliklerinin net olduğunu belirterek, "Sınır güvenliğimiz, bir terör devleti kurulmasını engellemek ve Türkmen kardeşlerimizin güvenliği" olduğunu ifade etti. Türk milletinin tarihsel olarak kendi vatanı ve milleti dışında hiç kimse için ölmeyeceğini vurgulayan Dervişoğlu, Halep Kalesi'ne asılan Türk bayrağının duygusal anlam taşısa da, Suriye'deki siyasi oyunların ve uluslararası aktörlerin oyunlarına karşı dikkatli olunması gerektiğini söyledi.
Suriye'deki Gelişmeler ve Türk Devletinin Sınavı
Dervişoğlu, Suriye iç savaşının 13. yılına girmesiyle birlikte, Türkiye'nin Suriye politikalarındaki hatalı adımları eleştirerek, "Bu iktidar, hiçbir benzerliği olmadığı halde ‘Ensar-Muhacir’ diyerek milletimizin manevi değerlerini istismar etti" dedi. Suriye'nin toprak bütünlüğünün sağlanmasının Türkiye'nin en önemli güvenlik çıkarı olduğunu vurgulayan Dervişoğlu, "Suriye'nin bölünmesi, Türkiye'nin kuzeyindeki terör tehdidini artıracaktır" diyerek, ülkenin bu krizden korunabilmesi için güçlü bir dış politika çizgisinin gerekliliğine dikkat çekti.
Dervişoğlu, Suriye'deki kaosun Türkiye'ye ve Türk milletine büyük bir maliyet getireceğini ifade ederken, "Bu maliyet, yeni bir Kuzey Irak, yeni bir terör tehdidi demektir" şeklinde konuştu. Suriye'nin çözülmemiş iç sorunlarının, bölge ülkelerinin güvenliği ve geleceği açısından çok büyük riskler taşıdığına değindi.
Türk Tarihinin Sistematik Yıkım Planı
İYİ Parti Genel Başkanı, 13 yıl önce başlayan Suriye iç savaşının ardından, Türkiye'ye milyonlarca sığınmacının gelmesinin, Türk demografisini ve toplumsal yapısını değiştirdiğini belirterek, "Değiştirildi" kelimesini kullandı. Sığınmacı krizinin, özellikle Türkiye'nin iç güvenliğini tehdit ettiğini ve bu durumun bir "sistematik yıkım planı" olduğuna inandığını belirtti. Dervişoğlu, iktidarın bu durumu, ülkenin menfaatleri yerine dış politikadaki hesaplarla yürütmeye devam ettiğini savunarak, "Türkiye'nin sınırları, etnik ve mezhepsel çatışmaların tarafı haline getirilmiştir" diye ekledi.
Suriye'nin Türkiye'ye Maliyeti: Yeni Bir Kuzey Irak
Dervişoğlu, Türkiye'nin Suriye'deki sınır güvenliği için atılacak adımların önemine değinirken, Suriye'deki iktidar boşluğunun Türkiye için büyük bir tehlike oluşturduğunun altını çizdi. Türk devletinin, dış politika vizyonunun ve milli güvenliğinin, Suriye'nin bölünmesinin önlenmesiyle sağlanabileceğini belirtti. Dervişoğlu, bölgedeki terörist grupların artan etkisi ve etnik gerilimlerin Türkiye için büyük bir risk oluşturduğuna dikkat çekerek, "Suriye'nin toprak bütünlüğü, Türkiye'nin güvenliği için hayati önem taşır" dedi.
İktidarın Dış Politikası ve Sığınmacı Krizi
İktidarın dış politikadaki maceracı tutumunu eleştiren Dervişoğlu, Türkiye'nin sığınmacı krizine dair atılan adımların, milli güvenlik açısından büyük bir tehlike oluşturduğunu ifade etti. Özellikle, sığınmacıların Türkiye'ye gelişinin kontrolden çıktığını ve bu durumun Türkiye'nin demografik yapısında kalıcı etkiler yaratacağını söyledi. "Sınır kapıları kontrolsüzce açıldı, milyonlarca sığınmacı Türkiye'ye girdi ve bu durum artık kangren haline geldi" diyen Dervişoğlu, iktidarın bu konudaki tutumunu sert bir şekilde eleştirdi.
Kirli Pazarlıklar ve İktidarın Zayıflığı
Dervişoğlu, Türkiye'nin milli güvenliğini ilgilendiren çok önemli konularda, hükümetin halkı ve Meclis'i bilgilendirme gereği bile duymadığını vurguladı. Almanya'nın eski şansölyesi Angela Merkel’in anılarına atıfta bulunarak, Türkiye'nin sığınmacılar konusunda dış güçlerle yaptığı kirli pazarlıkların yüzeye çıktığını belirtti. Avrupa'nın Türkiye'yi kullanarak, sığınmacılardan kurtulma planı yaptığına dikkat çekerken, "Biz utandık, onlar utanmıyor" şeklinde sert eleştirilerde bulundu.
Terörle Mücadele ve İmralı'daki Caninin Serbest Bırakılması
Dervişoğlu, İmralı'daki PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik serbest bırakılma hazırlıklarını da eleştirerek, "Bu, terörle mücadele eden bir devletin affetmeye hazır olduğu bir suçlu değil" dedi. Türkiye'nin, PKK lideri ile görüşmeler yaparak terör örgütüyle masaya oturmasının, ülkenin ulusal güvenliğine büyük zararlar vereceğine dikkat çeken Dervişoğlu, "Türkiye, terörle masaya oturan bir ülke olamaz" ifadelerini kullandı. Bu tür bir adımın, FETÖ'cülerin serbest bırakılmasına zemin hazırlayabileceğini ve ülkenin güvenliği için bir tehdit oluşturacağını belirtti.
"Türk Milleti İyi Bir Döneme Giriyor"
Dervişoğlu, Türkiye'nin geleceği için kararlı ve güçlü bir dış politika anlayışının hayati olduğunu vurgulayarak, "Türk milleti, vatanını korumak adına her zaman en doğru adımları atacaktır. Bizim bu konudaki duruşumuz nettir; Türk milleti, kendi vatanı ve milleti dışında hiç kimse için ölmeyecektir" dedi. Türk milletinin, devletinin ve vatanının yanında durarak, bu zorlu süreçlerden başarıyla çıkacağına inandığını belirtti.