Proje koordinatörlüğünü kadın sağlığı eğitmeni Emel Pektezel ve işaret dili tercümanı Özlem Özer'in yaptığı eğitimler, Türkiye Aile Planlaması Vakfı ve Türkiye Yerel STK İnsani Forumu iş birliği ile düzenlendi. Yaklaşık 100 işitme engelli kadının katıldığı eğitimlerde, yaratıcı drama yöntemi kullanıldı.
Eğitim içeriği kapsamında; bedenlerini tanıma, cinsellik, gebeliği koruyucu yöntemler, kadın sağlığı sorunları, güvenli annelik ve menopoz konuları ele alındı. Bu konuların işitme engelli kadınlar için özellikle önem taşıdığı vurgulandı. Depremden etkilenen bu kadınlar, doğal afetler gibi olağanüstü durumlarda sağlık hizmetlerine erişimde daha fazla zorluklarla karşılaşabilmektedir.
Türkiye'nin en büyük afetlerinden biri olan 6 Şubat depreminden ağır şekilde etkilenen Hatay'da, işitme engelli kadınların sağlık ihtiyaçlarının karşılanması için düzenlenen bu eğitim oldukça önemli bir girişim olarak değerlendiriliyor. Özellikle toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri ve engelli bireylerle ilgili kalıp yargıların depremin yıkıcı etkilerini daha da arttırdığı göz önünde bulundurulduğunda, böyle kapsamlı projeler hayati öneme sahip.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Engelli Çalışmaları Şube Müdürü Gülşah Çakır, "Engelli kadınların sağlık ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmalarımız sürüyor. Afet durumlarında engelli bireylerin maruz kaldığı zorlukları göz önünde bulundurarak, işitme engelli kadınların özel ihtiyaçlarını gidermeyi hedefliyoruz." dedi.
Türkiye Sağırlar Milli Federasyonu Başkanı Hülya Cebeci ise, "Depremden etkilenen işitme engelli kadınların sağlık konularında bilinçlendirilmesi çok önemli. Bu eğitimler sayesinde, bu kadınların kendi sağlıklarını daha iyi yönetebilmelerine katkı sağladık." açıklamasında bulundu.
Sonuç olarak, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Türkiye Sağırlar Milli Federasyonu'nun ortaklaşa yürüttüğü bu proje, Hatay'daki işitme engelli kadınların sağlık konusunda güçlendirilmesine ve afet durumlarında daha sağlıklı bir şekilde hayatlarını devam ettirebilmelerine önemli katkılar sağladı. Benzer girişimlerin diğer afet bölgelerinde de hayata geçirilmesi, dezavantajlı grupların sağlık hizmetlerine erişimi açısından son derece faydalı olacaktır.