"Mersin Körfezi, bu türün hayatta kalan son bölgelerinden biri. Yaptığımız incelemelerde, deniz çayırlarının bu bölgede de yok olmaya başladığını tespit ettik. Bu eşsiz ekosistemi korumak amacıyla projeler geliştirmeye devam ediyoruz" dedi.

Deniz çayırları, deniz ekosistemi için hayati öneme sahip olan bitkilerdir. Bu bitkiler, Akdeniz'in "akciğerleri" olarak adlandırılır ve denizlerdeki canlı yaşamının sürdürülebilmesi için oldukça verimli alanlar yaratırlar. Özellikle balık stoklarının korunmasında ve deniz ekosisteminin oksijen dengesinin sağlanmasında kritik bir rol oynarlar. Ancak, iklim değişikliği ve kirlilik gibi faktörler, bu deniz çayırlarının varlığını tehdit eder hale gelmiştir.

Mersin Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi tarafından yürütülen bir araştırma projesi kapsamında, Doğu Akdeniz’deki deniz çayırları üzerinde gözlemler yapıldı. 8 kişilik bir dalış ekibi, bölgedeki deniz çayırlarını inceledi ve bu alandaki restorasyon çalışmalarının gerekliliğini vurguladı. Prof. Dr. Ayas, bu çalışmanın, deniz çayırlarının korunması için oldukça önemli olduğuna dikkat çekti.

Aydıncık: Deniz Çayırlarının Son Kalesi

Prof. Dr. Deniz Ayas, deniz çayırlarının Akdeniz'in ekosistemi için kritik bir öneme sahip olduğunu belirtti ve "Bu yaz, Doğu Akdeniz'deki su yüzeyi sıcaklığı 33-34 dereceye kadar yükseldi. Bu durum, deniz çayırları için büyük bir tehdit oluşturuyor. Ancak, Aydıncık ilçesi, bu değerli bitkilerin son kalelerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Burada yürüttüğümüz araştırmalarda, deniz çayırlarının zarar görmeye başladığını ve bazı bölgelerde tamamen kaybolduğunu gözlemledik. Bu nedenle, Mersin Üniversitesi olarak 2025 yılına kadar restorasyon çalışmaları başlatmayı planlıyoruz" dedi.

Restorasyon Çalışmalarının Amacı

Deniz çayırlarının korunması için yapılan restorasyon çalışmalarının hedefi, mevcut popülasyonun sağlığını iyileştirmek ve etkilenen bölgelere sağlıklı bireyler yerleştirerek çayırların bütünselliğini korumaktır. Prof. Dr. Ayas, restorasyon çalışmalarının amacını şöyle açıkladı: "Çalışmalarımızın temel hedefi, deniz çayırlarının varlığını sürdürebilmesi için mevcut popülasyonu güçlendirmek, kaybolan bölgelerde yeni çayırlar oluşturmak ve ekosistemin genel dengesini korumaktır. Bu şekilde, deniz çayırlarının korunmasına yönelik kalıcı bir çözüm üretmeyi amaçlıyoruz."

Deniz Çayırlarının Geleceği

Deniz çayırlarının korunması, sadece deniz ekosistemi için değil, aynı zamanda bölgedeki ekonomik faaliyetler ve biyolojik çeşitlilik için de büyük önem taşıyor. Bu ekosistem, balıkçılıkla geçinen yerel halk için de vazgeçilmez bir kaynaktır. Mersin Üniversitesi tarafından başlatılan bu tür restorasyon çalışmaları, deniz çayırlarının yok olmasının önüne geçmek ve Akdeniz’in ekolojik dengesini korumak adına önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Prof. Dr. Ayas, "Bu çalışmalar sayesinde, deniz çayırlarının sağlıklı bir şekilde varlıklarını sürdürebilmelerini sağlamayı hedefliyoruz. Akdeniz’in geleceği, bu tür ekosistemlerin korunmasına bağlı" şeklinde konuştu.