14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimleri sonrasında Ak Parti Tokat Milletvekili Mustafa Arslan ve MHP Tokat Milletvekili Yücel Bulut, Erbaa Belediye Başkanı Ertuğrul Karagöl, Ak Parti Erbaa İlçe Başkanı Oğuzhan Önal, MHP Erbaa İlçe Başkanı Namık Ateşli, Yeniden Refah Partisi Erbaa İlçe Başkanı Ramazan Ordu, Karayaka Belediye Başkanı Mehmet Başar, Tanoba Belediye Başkanı Vural Özdemir, mahalle ve köy muhtarları ve STK’lar ile Erbaa’da bir araya geldiler.
Programda konuşma yapan MHP Tokat Milletvekili Yücel Bulut “Yine bir seçim sonrası sizlerle bir araya gelmenin sevinci ve mutluluğu içerisindeyiz. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci tura kalması münasebetiyle bir araya geldik. Ak Parti İlçe başkanlığının organizasyonuyla bizde bugün milliyetçi hareket partisi kadroları, Cumhur ittifakının paydaşları olarak sizlerle bir araya geldik. Allah nasip ederse, Mayısta tekrar sandığa gideceğiz ve Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanlığı makamını kim tarafından temsil edilmesine karar vereceğiz. 14 Mayıs seçimlerine kadar Türkiye’de demokrasi olmadığına iddia edenler Türkiyede tek adamlık rejimi olduğunu Türkiye’ye demokrasi getireceğine vaat edenler sanıyorum ki birinci turda sandıkların açılmasıyla beraber nasıl bir yalanın nasıl bir riya’nın içerisinde olduğunu bir kere daha görmüş olmalılar. Demokrasi yok dedikleri memlekette suhuletle bir seçim atlatıldı. Sandıkların güven içerisinde teşekkül ettiği herkes tarafından kabul edildi. Tek adam dedikleri diktatör olduğunu iddia ettikleri Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan o gece milletimiz 2. Turu layık gördüyse o da başımızın üstündedir diyerek, Türkiye’de demokratik rejimin ayaklarının yere bastığını gösterdi. Bugüne kadar Türkiye’de demokrasi olmadığını Türkiye’ye demokrasi getireceğini iddia ederek kampanya yürüten ve bu doğrultularda ne kadar eli kanlı terör örgütü varsa onlarıda yardıma davet edenler bir anda birinci turdan sonra söylem değiştirmeye başladılar. Dün hayretler içerisinde izledik ki kendileri milliyetçilik dersi vermeye başladılar. Ve kahrolsun PKK diye Sayın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu demeç vermeye başladı. Madem PKK kahrolsun çağrılarına başladınız, Türk milletiyle alay eder gibi bugüne kadar yaptıkları unutulacakmış gibi yeni bir perde açıyorsunuz. Madem PKK’ya bu kadar hararet ediyorsunuz, PKK inatla ve ısrarla neden hala size destek açıklaması yapıyor. Biz milliyetçi hareket olarak bir kavgamız ve duruşumuz var inatla ve ısrarla sayın Cumhurbaşkanımızın arkasında riyasız pazarlıksız bir şekilde dimdik duruyoruz. Bize soruyorlar neden Recep Tayyip Erdoğan diye bizde onlara diyoruz ki Bizim meselemiz Recep Tayyip Erdoğan değil bizim hedefimiz Recep Tayyip Erdoğan değil bilakis Recep Tayyip Erdoğan bu milletin bütün meselelerine yegâne çözüm olduğu için bu milletin bin yıllık yegâne temsilcisi olduğu için ve tüm küresel dünyaya karşı milli bir duruşla Türk milletinin bütün meselelerine çözüm aradığı ve diz çökmediği için Recep Tayyip Erdoğan diyoruz” ifadelerine yer verdi.
Yücel Bulut’un ardından, Ak Parti Tokat Milletvekili Mustafa Arslan konuşmasında: “Biz 14 Mayıs seçimlerinden sonra kendimize bir yol haritası belirledik. İlçelerimizde toplantılar düzenliyoruz. Cumhur ittifakı olarak seçimde neler yapabiliriz. Bu kısa süreyi nasıl iyi değerlendiririz bunun muhasebesini yapıyoruz. İnşallah bu dönem de verimli bir şekilde. alışmayla geçirip 28 Mayısta sayın Cumhurbaşkanımıza balkon konuşmasını yaptırıp, önümüzdeki 100 yılı beraber inşa edeceğiz. Az önce konuşlarında Yücel bey Türkiye’nin ve dünyanın siyasi gündemi ile ilgili güzel değerlendirmeler yaptı.
İçerisinde bulunduğumuz durumu sizlerde takdir ediyorsunuz. Gezdiğimiz ilçelerde, gittiğimiz köylerde vatandaşlarımızın dünyada ve Türkiye’de meydana gelen hadiseleri çok iyi okuduğunu görüyoruz. Şuanda bizim gördüğümüz sahada en büyük rakibimiz rehavet, gittiğimiz her yerde seçimi alıyoruz. Çok çalışmaya gerek yok diyorlar. Bu büyük bir tehlike şu anda biz sıfırdan başlıyoruz. Sıfırdan başlayacağız %50yi geçeceğiz. Onun için çalışacağız. Biz rehavete kapılırsak, biz nasıl olsa bu seçimi aldık dediğimiz zaman büyük bir tehlike ile karşı karşıyayız demektir. Onun için geçen seçimde oy kullanan herkese ilk etapta oy kullandırmamız gerekiyor. Birinci hedefimiz bu geçen seçimde oy kulanlar içinde bizlere oy vermeyenler var onların gönlünü nasıl alırız. Onların kalbini kırmadan ikna etmemiz gerekiyor. Şimdi yaprak zamanı başladı. Şehir dışından yaprak toplamak için bir sürü insan gelecek. Bu vatandaşlarımız nasıl oy kullanacak şurada fazla bir zaman yok. Oylarını kullanıp öyle gelmeleri için ikna etmemiz lazım yani biz bir oy daha fazla nasıl alırız, onun için çalışıyoruz. Evlerimiz köylerimizde kasabalarımızda hasta olup oy kullanmaya gidemeyenler var, seçimden sonra bunların hepsi ortaya çıktı. Eski bir kasabamızda büyük bir köyde muhtarımız aradı beni 25 kişi oy kullanmaya gidemediğini öğrendik, bunları götürmemiz lazım. Bizim için 25 oy 50 oydur. Biz bu hastalarımız için ambulans temin ederiz araba temin edeceğiz. Biz evlerinde hasta olan hastanede yatan oy kullanmak isteyen vatandaşlarımızı mağdur etmeyeceğiz. Bu konuda vatandaşlarımız bilgileri de Cumhur ittifakı İlçe Başkanlarını arayabilirler. Evde bakım hizmetleri ve vatandaşlarımızın hizmetinde olacak, biz herkes sandığa gitsin oylarını kullansın istiyoruz. Bunun dışında diğer vilayetler de olup memleketlerine oy kullanmak için gelmek isteyenler bunların taşınması ile ilgili çalışmaları yapıyoruz. Bunların taşınmasıyla ilgili de İlçe Başkanlarımızla irtibata geçebilirler. Karşımızda büyük bir blok var Türkiye’nin önünü kesmek isteyen Türkiye’ye diz çöktürmek isteyen, Türkiye’nin gidişatını durdurmak isteyen herkes bir araya geldi, Kılıçdaroğlu Sinan Oğan ve Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı teklif etti. İktidara gelmek için ne varsa dağıtıyorlar, biz Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi getirdiğimiz zaman bize en büyük eleştirileri Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı sayısını belirtmediniz siz yüz tane yardımcı atarsınız, masraf olur her birine oda olur her birine makam aracı olur diye eleştirdiler, bugün iktidara gelmeden şuan sekiz başta oldular. İki tane daha ilave ediyorlar şuan on tane Cumhurbaşkanı ve yardımcıları oluyorlar. Böyle bir memleketi nasıl idare edebilirsin, bir gün söylediklerini vazgeçip öbür gün yalanlıyorlar, Selahattin Demirtaş ve Öcalan’ı serbest bırakırız dediler, baktılar ki vatandaşa bu söylemleri tutmadı, hemen çark ettiler. Allah bunlara fırsat vermesin, Bizim bu memleketi bunlara bırakma şansımız yok bizim bu topraklara karşı borcumuz var, şehitlerimize karşı borcumuz var, onun için bu mesele hepimizin meselesi. Bu seçim Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimi değil bu seçim Türkiye’nin kader seçimi ya hep beraber Türkiye yüz yılını inşa edeceğiz. Ya da hep beraber yok olup gideceğiz” dedi.