AÜ Güzel Sanatlar Fakültesi iş birliği ile gerçekleştirilen geleneksel Türk sanatları atölyesi, çocukların hem sanatla tanışmalarını hem de Türk kültürünü daha yakından keşfetmelerini sağladı. Çocuk Üniversitesi, bu etkinlikle minik öğrencileri kampüs ortamıyla buluştururken, sanatı bir öğrenme aracı olarak kullandı.
Geleneksel Türk Sanatlarıyla Tanışma Fırsatı
Atölye kapsamında, Çocuk Üniversitesi öğrencileri, geleneksel Türk sanatlarının çeşitli dallarıyla tanışma imkanı buldu. Ebru sanatı, kilim dokuma, keçe yapımı, taş boyama ve kumaş baskılama gibi etkinliklere katılan çocuklar, geleneksel sanatları hem öğrenip hem de uygulamalı olarak deneyimlediler. Çocuk Üniversitesi’nin bu yılki etkinliği, öğrencilere sadece sanat sevgisi aşılamakla kalmadı, aynı zamanda tarihî ve kültürel mirası keşfetmelerine de olanak sağladı.
Kampüs Deneyimi ile Zihinsel Gelişim
Etkinlik hakkında açıklama yapan Çocuk Üniversitesi Eğitim Koordinatörü Sevinç Turkut, çocukların üniversite ortamında bulunduklarında daha üst düzey düşünme becerilerini geliştirebildiklerini vurguladı. “Çocuklarımıza sadece akademik değil, aynı zamanda sanatsal ve kültürel birikim kazandırmayı hedefliyoruz. Bu tür etkinliklerle, onları üniversite atmosferiyle tanıştırıyor ve farklı disiplinlerle tanışmalarını sağlıyoruz. Çocuk Üniversitesi'nin temel prensibi, dünya çapında ve Avrupa’daki uygulamalara benzer şekilde, çocukları üniversite kampüsleriyle birleştirmektir,” dedi. Turkut, Güzel Sanatlar Fakültesi’nden öğretim üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilen etkinliklerin çocukların sosyal ve zihinsel gelişimlerine katkı sağladığını belirtti.
Sanatla Büyüyen Nesiller İçin Bir Adım Daha
AÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Ali Eroğlu, etkinlikte yer alan “Minik Eller Sanatla Buluşuyor” adlı sosyal sorumluluk projesi hakkında bilgi verdi. Bu projede, geleneksel Osmanlı motifleri ve Anadolu’nun zengin kültürel değerlerinin çocuklara tanıtılmasının amaçlandığını ifade etti. Eroğlu, “Amacımız, çocuklarımızı geleneksel Türk sanatlarıyla tanıştırarak onlara kendi kültürel miraslarını öğretmektir. Ebru sanatında, Osmanlı’dan günümüze gelen Keloğlan, Nasrettin Hoca gibi kahramanlarımızı işledik. Aynı şekilde, Anadolu’nun kilim motiflerini, dokuma sanatındaki desenleri ve kaybolmaya yüz tutmuş geleneksel sanatlardan örnekleri çocuklarımıza tanıttık,” dedi. Eroğlu, etkinliklerin, çocukların tarihî ve kültürel bağlarını güçlendirirken, aynı zamanda onları yaratıcı düşünme konusunda teşvik ettiğini vurguladı.
Sanatla Duygusal ve Zihinsel Gelişim
Etkinlik, çocukların sadece geleneksel sanatlarla tanışmalarını sağlamakla kalmadı, aynı zamanda sanatı bir ifade biçimi olarak kullanmalarına olanak sundu. Çocuklar, ebru sanatıyla kendi hayal dünyalarını kağıda aktarırken, taş boyama ve kumaş baskılama etkinliklerinde ise el becerilerini geliştirdiler. Kilim dokuma ve keçe yapımı gibi geleneksel sanatlar da, çocuklara Türk kültürünün derinliklerini öğretmenin yanı sıra, görsel ve motor becerilerini geliştirmelerine yardımcı oldu. Çocukların minik elleriyle yaratıcı eserler ortaya koyarak, hem sanatsal hem de duygusal anlamda büyük bir tatmin duygusu yaşadıkları gözlemlendi.
Kültürel Mirası Gelecek Nesillere Aktarmak
Çocuk Üniversitesi’nin bu tür etkinlikleri, yalnızca sanatla tanışmak isteyen çocuklar için bir fırsat değil, aynı zamanda Türk kültürünü geleceğe taşımak için atılan önemli bir adım. Bu programlar sayesinde, çocuklar hem geleneksel Türk sanatlarıyla tanışıyor hem de kendi kültürel miraslarını daha derinlemesine öğreniyorlar. Ebeveynler ve öğretmenler, bu tür etkinliklerin çocukların genel gelişimleri üzerinde son derece olumlu etkiler yarattığını belirtiyor.
Çocuk Üniversitesi, yıl boyunca sanat ve kültürle iç içe geçmiş bu tür etkinliklerle, çocukları geleceğe daha bilinçli ve yaratıcı bireyler olarak yetiştirmeyi hedefliyor. Akdeniz Üniversitesi’nin bu girişimi, kültürel değerlerin korunmasına katkıda bulunurken, aynı zamanda minik öğrencilerin yaratıcı yönlerini keşfetmelerine olanak sağlıyor.