Başvuru, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın tarafından yapıldı. Günaydın, yaptığı açıklamada, partisinin anayasal düzenin korunması adına bu adımı attığını belirterek, Cumhur İttifakı'nın Anayasa'ya aykırı kanunlar çıkartmaya devam etmesi durumunda bu tür başvuruların devam edeceğini ifade etti.
Başvuru Gerekçeleri
Gökhan Günaydın, başvurunun gerekçelerini sıralayarak, söz konusu kanun düzenlemelerinin Anayasa'ya aykırı olduğunu belirtti. CHP'nin, kendi çıkarları için değil, halkın ve kamu yararının korunması adına Anayasa Mahkemesi'ne başvurduğunu vurgulayan Günaydın, başvurdukları 11 maddenin her birinin hukukun temel ilkelerine ve Anayasa'ya aykırı olduğunu savundu.
Başvurunun gerekçeleri şu şekilde özetlendi:
1. Elektronik Ortamda Açık Artırmalar: Mülkiyet hakkıyla çelişen bir düzenleme olan, elektronik ortamda yapılan açık artırmalarda, Adalet Bakanlığı'nın sürenin belirlenmesini esas alması, hukuki belirlilik ilkesini ihlal etmekte ve mülkiyet hakkını zedelemektedir.
2. Adli Yardım Ödeneği Dağılımı: Adli yardım ödeneği, 2 numaralı barolara üye sayısına göre belirlenmiş oranın çok yüksek olmasına yol açmaktadır. Bu durum, adalet dağıtımında eşitliği zedeleyen bir durumdur.
3. Hukuk Mesleğine Giriş ve İdari Yargı Ön Sınavlarının Kapsamı: Hukuki belirlilik ilkesiyle çelişen şekilde, bu sınavların kapsamının yönetmelik ile belirlenmeye çalışılması, yasaların genel çerçevesine aykırı bir düzenlemedir.
4. Adalet Müfettişlerinin Yetkileri: Adalet müfettişlerine, kanuni ölçütler ve özel hayatın korunması ilkesi gözetilmeden, hakim ve savcıların kişisel eylemleriyle ilgili araştırma yapma yetkisinin verilmesi, Anayasa'nın ve kişisel verilerin korunması hakkının ihlali anlamına gelmektedir.
5. Bilgi ve Belgelerin Toplanması Yetkisi: Adalet müfettişlerine, her türlü bilgi ve belgeyi toplama yetkisi verilmesi, kişisel verilerin korunması hakkına aykırı bir durum teşkil etmektedir.
6. Özel Hayata Saygı ve Etkili Başvuru Hakkının İhlali: Bir kişinin, soybağı reddi davası açabilmesinin hukuka aykırı şekilde şarta bağlanması, özel hayata saygı hakkı ve etkili başvuru hakkı ile çelişmektedir.
7. Hakaret Suçu ve Uzlaştırma: Kamu görevlilerine karşı hakaret suçunun uzlaştırmaya tabi tutulması, hukuki güvenlik ve eşitlik ilkesine aykırı bir durum yaratmaktadır. Bu düzenleme, bir ikili yapı oluşturmakta ve kanun önünde eşitlik ilkesini zedelemektedir.
8. Lehe Kanunu'nun Geçmişe Yürütülmesi: Lehe kanun ilkesine aykırı olarak, 14 Kasım 2024’te başlayacak soruşturma ve kovuşturma evrelerinde dosyaların, ön ödeme yerine, uzlaştırma hükümleriyle sonuçlandırılmasının öngörülmesi, geçmişe yürüme ilkesini ihlal etmektedir.
9. Vakıf Kültür Varlıklarının Kiralanması: Devlet İhale Kanunu'ndan, vakıf kültür varlıklarının restorasyon ve onarım karşılığı kiralanması işlemlerinin çıkarılması, yeni usulsüzlüklerin önünü açacak ve kamu denetimini zayıflatacaktır.
10. Devletin Ormanları Koruma Yükümlülüğü: Ormanlarda adli hizmet tesisleri, ceza infaz kurumları ve bunlarla ilgili yapıların yapılabilmesi için verilen ön izinlerin kesin izinlere dönüştürülmesi, ormanların korunmasına dair yükümlülük ve çevreyi koruma ilkesine aykırı bir durum yaratmaktadır.
Gökhan Günaydın, CHP’nin bu başvuruyu yaparken kişisel çıkarlarını gözetmediğini, asıl amacın toplumun yararını korumak olduğunu belirtti. Günaydın, bu tür başvuruların devam edeceğini ve Cumhur İttifakı'nın Anayasa'ya aykırı düzenlemelerine karşı her zaman mücadele edeceklerini söyledi.
"Cumhuriyet Halk Partisi'nin Çıkarı Değil, Kamu Yararının Korunması"
Başvurunun gerekçelerini detaylıca açıklayan Günaydın, partisinin herhangi bir öz çıkar gözetmeden, sadece kamunun çıkarlarını savunduğunu belirtti. CHP’nin anayasal düzeni ve hukukun üstünlüğünü koruma konusunda kararlı olduğunun altını çizdi. "Burada halkın ve toplumun çıkarları söz konusudur. Cumhuriyet Halk Partisi, anayasal düzenin korunması adına her zaman hukukun savunucusu olacaktır" dedi.
CHP Grup Başkanvekili, Anayasa Mahkemesi’ne sundukları başvurunun, Anayasa'ya aykırı düzenlemelerin iptali ve hukuki güvenliğin sağlanması adına bir adım olduğunu vurgulayarak, bu süreçte toplumun ve kamuoyunun hakkını savunmaya devam edeceklerini ifade etti.
Sonuç ve Beklentiler
Bu başvuru, Türkiye’nin hukuk sistemindeki önemli düzenlemeler hakkında tartışmaları yeniden gündeme getirdi. Anayasa Mahkemesi'nin vereceği karar, 9'uncu Yargı Paketi ile ilgili düzenlemelerin hukuki geçerliliği açısından belirleyici olacak. CHP, yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü ve temel hakların korunması için anayasal düzene aykırı görülen her türlü düzenlemenin karşısında durmayı sürdürecek.
Bu süreç, hukuki belirsizliklerin ortadan kaldırılması ve demokratik standartların korunması adına kritik bir önem taşıyor. Anayasa Mahkemesi'nin vereceği karar, sadece kanun maddelerinin geçerliliğini değil, aynı zamanda Türkiye’deki hukuk sisteminin bağımsızlığını ve toplumun haklarını da belirleyecektir.
