Bu toplantının tetikleyicisi, İran'ın BM Daimi Temsilcisi Amir Said İravani'nin BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve BMGK üyelerine gönderdiği mektup oldu.
İravani, yaptığı açıklamada İsrail'in İran'a yönelik saldırganlığının tek başına ele alınamayacağını vurguladı. Ona göre, İsrail'in ABD'nin koşulsuz desteği sayesinde uluslararası barış ve güvenliği engellediğini ifade etti. İravani, BMGK'nin güçlü bir şekilde İsrail'i kınaması ve kararlı adım atması gerektiğini aktardı. Ayrıca bazı ülkelerin İsrail'i kınamaktan kaçındığını da sözlerine ekledi.
Öte yandan, İravani Gazze ve Lübnan'a atılan bombaların çoğunun ABD yapımı olduğunun altını çizerek, "İran, istediği zaman bu saldırganlığa cevap verme hakkını muhafaza etmekte" dedi. Bu açıklama, İran'ın İsrail saldırılarına yönelik olası karşılık verme opsiyonunu da gündeme getirmiş oldu.
BMGK toplantısında Rusya, Cezayir ve Çin'in talebiyle acil oturum gerçekleştirildi. Bu üç ülkenin, İsrail'in eylemlerini kınamak için BMGK'yi harekete geçirdiği anlaşılıyor. Ancak toplantının sonucuna dair henüz net bir bilgi bulunmuyor.
İsrail'in İran'a yönelik saldırısı ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin buna verdiği tepki, Ortadoğu'daki gerginliğin bir kez daha tırmanmasına neden olabilir. Bölgedeki mevcut çatışma potansiyeli göz önüne alındığında, BMGK'nin bu konuya ilişkin alacağı tavrın bölgesel istikrar açısından önemli olduğu değerlendiriliyor.