Bingöl Üniversitesi Enerji, Çevre ve Doğal Afet Araştırmaları Merkezi'nden gelen ekiplerin yaptığı değerlendirmede, çöküntünün yer altı suyunun etkisiyle oluştuğu belirlendi.
Ekipte yer alan Doç. Dr. Fatma Esen, bölgede gerçekleştirdikleri incelemelerde, çöküntünün eski bir göl tabanında oluştuğunu ifade etti. Doç. Dr. Esen, "Sahada yaptığımız gözlemler ve çalışmalar sonucunda, bu bölgenin geçmişte bir göl tabanı olduğu sonucuna vardık. Bu gölün binlerce yıl öncesine dayandığını düşünüyoruz. Şu anda sahada biriken siltli malzeme, zamanla yer altı suyunun etkisiyle çökmüş durumda" dedi.
Çöküntünün obruk gibi göründüğünü ancak obruk olmadığını belirten Doç. Dr. Esen, bu durumun tehlike oluşturmadığını vurguladı. Esen, "Bu oluşum, yer altı suyunun etkisiyle meydana gelmiş lokal bir çöküntü. Obruk görünümünde olabilir ancak obruk değil. Vatandaşlarımız için herhangi bir tehlike arz etmediğini düşünüyoruz. Ancak yine de bu alanın ıslah edilmesi, kapatılması ya da drenaj sisteminin açılarak ana hatta bağlanması gerekmektedir" şeklinde konuştu.