‘Ortak mirasımız, merkezinde insan olan sürdürülebilir dönüşüm’ başlığıyla yayımlanan rapor; yurt içi pazarların yanı sıra 4 kıtada 30’dan fazla ülkede çimento, hazır beton, lojistik ve enerji sektörlerinde şirketlerinin çevresel, sosyal ve yönetişim faaliyetlerinin çıktılarını ve hedeflerini ele alıyor. Batı Anadolu Grubu, faaliyetlerine yönelik sürdürülebilirlik taahhüdü kapsamında, Küresel Raporlama Girişimi (GRI) standartlarına uygun olarak hazırladığı 2023 yılı sürdürülebilirlik raporunu yayımladı. Grubun sürdürülebilirlik kültürüne ve hedeflerine yönelik çalışmalarını içeren raporda; çimento, hazır beton, lojistik ve enerji alanındaki şirketlerinin ekonomik, çevresel, sosyal ve yönetişim faaliyetlerinin çıktıları ölçüldü. 1966 yılında kurulan İzmir merkezli grubun ilk sürdürülebilirlik raporunda Batıçim, Batısöke, Batıliman, Batıbeton ve Batıenerji şirketlerinin faaliyet alanlarında yarattığı değer ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) için sağladıkları katkılar aktarıldı. ‘Önce insan’, ‘Gezegene saygı’ ve ‘Dönüşüm’ başlıkları altında sürdürülebilirlik odaklı çalışmaların anlatıldığı raporda, grubun iş sağlığı ve güvenliği, kurumsal yönetim, çalışan gelişimi ve memnuniyeti, düşük karbon emisyonlu yeni nesil ürünleri, bilgi güvenliği, dijitalleşme, müşteri memnuniyeti, insan hakları ve adil çalışma koşulları, iş etiği, atık yönetimi, atık ısı yatırımları, alternatif hammadde kullanımı, tedarik zinciri, emisyonlar ve biyoçeşitlilik konularındaki çalışmalarına dair bilgiler yer aldı.
“KALKINMAYA DEĞER KATACAĞIZ”
Batı Anadolu Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkan Vekili Gülant Candaş grubun misyonunu ve hedeflerini şu şekilde anlattı: “Çevresel ve toplumsal sorumluluklarımızı yerine getirmek ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etme rolünü üstleniyoruz. Paydaşlarımızın memnuniyeti ve bölgemizde sürdürülebilir kalkınmaya değer katma azmiyle yenilikçilik ve sürdürülebilirlikle öne çıkan lider bir sanayi topluluğu olmayı istiyoruz.” Pandemi ve 6 Şubat depremleri gibi iki büyük belirleyicinin ardından sürdürülebilirliğin öneminin bir kez daha öne çıktığına değinen Candaş, “2023 yılında küresel çatışmalar, enerji krizi ve arz güvenliği belirsizliklerinin artmasına, iklim krizinin giderek derinleşmesine tanık olduk. Paris İklim Anlaşması, Avrupa Yeşil Mutabakatı ve ülkemizin bu alandaki politika ve taahhütleri doğrultusunda grup stratejimiz çerçevesinde sıfır emisyon hedefiyle çalışıyoruz. 100 yaşındaki Cumhuriyetimizin 58 yılına tanıklık etmiş bir sanayi topluluğu olarak faaliyette bulunduğumuz alanlarda güçlü varlığımızı korumaya, sürdürülebilirlik ilkeleri odağında kalkınmaya yönelik hedeflere katkı sağlamaya devam edeceğiz. Hep birlikte gelecek nesiller için işimizi ve dünyayı daha iyi bir yer haline getirebiliriz” diye konuştu.
“İNSAN ODAKLI BÜYÜME”
Gülant Candaş, grubun sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için stratejik adımlar attığına da vurgu yaptı. “İş operasyonlarımızı yeniden değerlendiriyor, enerji verimliliği ve atık yönetimi gibi alanlarda geliştirmeler yapıyor, tedarik zincirimizi sürdürülebilir malzemeler ve tedarikçilerle güçlendirme çabalarına odaklanıyoruz” diyen Candaş, şunları ekledi: “Çalışanlarımız, toplumumuz, paydaşlarımız için çevre odaklı yenilikçi büyüme anlayışımızı temsil eden sürdürülebilirlik ilkelerimiz; samimiyet, birliktelik, inovasyon ve sürekli geliştirme gibi değerlerimizle faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Ekonomik büyümemizi insan odaklı, gelecek nesillerin ihtiyaçlarını gözeten, doğal kaynakları ve çevreyi koruyan, toplumsal fayda amaçlı yatırımlar ve sosyal sorumluluk görevlerinin bilincini taşıyan bir anlayışla sürdüreceğiz. Teknolojik gelişimi, yenilikçiliği sürdürülebilir büyümenin yapı taşları olarak görüyoruz. Çevre dostu teknoloji ve ürünlerle faaliyetlerimizi yenileme ve geliştirmeyi önceliklendirerek, dönüşüme tüm gücümüzle destek olacağız” ifadeleri kullanıldı.