GÜNDEM

Bakan Şimşek: "Ne Üstü Örtük Ne de Açık Bir Kur Hedefimiz Yok"

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Sarıyer’de düzenlenen Ekonomik Büyüme ve Enerji: Geleceğin Ekonomisini Şekillendirmek temalı IICEC Konferansı'na katılarak önemli açıklamalarda bulundu.

Abone Ol

Şimşek, burada yaptığı konuşmada dolar kuru ile ilgili net bir tavır ortaya koyarak, Türkiye'nin bir döviz kuru hedefinin bulunmadığını belirtti.

Bakan Şimşek, "Bizim ne açık, ne de üstü örtük bir kur hedefimiz var. Piyasalara bu mesajım. Kur hedefimiz olamaz ve zaten yok. Şu anda uyguladığımız programın gereği olarak, özellikle bu yıl çok ciddi bir fon akışı yaşadık. 110 milyar dolar döviz almak zorunda kaldık, düşünebiliyor musunuz?" diyerek döviz kuru konusunda hükümetin bir hedef belirlemediğini vurguladı.

Konferansta sektör paydaşları ve iş insanlarıyla bir araya gelen Şimşek, Türkiye'nin ihracat yapısı hakkında da değerlendirmelerde bulundu. "Dost ülkelerle tedarik zincirinin önemi, ABD’deki yeni yönetimle birlikte daha da artabilir" diyen Bakan Şimşek, Türkiye’nin küresel ticarette nispeten az etkilenebileceğini çünkü Türkiye’nin ihracatının büyük bir kısmının serbest ticaret anlaşmalarına sahip ülkelere gittiğini belirtti. Şimşek, Türkiye’nin ihracatının yaklaşık yüzde 62’sinin serbest ticaret anlaşmalarının olduğu ülkelere yapıldığını, buna Orta Asya, Ortadoğu ve Kuzey Afrika gibi yakın coğrafyaların da dâhil olduğunu söyledi. "Kısa vadede büyük kırılmalar olmazsa, ihracatımızın yaklaşık dörtte üçü bu bölgelere yöneliyor" dedi.

Kadınlar Türkiye'nin En Büyük Potansiyeli

Bakan Şimşek, Türkiye'nin demografik yapısına da değindi. Dünya genelindeki yaşlanan nüfusun aksine, Türkiye’de çalışma çağındaki nüfusun artmaya devam ettiğine dikkat çeken Şimşek, Türkiye'nin genç nüfusunun önemli bir avantaj sağladığını ifade etti. Türkiye’nin 18 yıllık bir fırsat penceresi olduğunu belirten Şimşek, "Bu fırsat penceresini reformlarla daha da uzatabiliriz. En büyük potansiyelimiz kadınlarımız. Kadınların iş gücüne katılım oranı oldukça düşük, ancak bu oranı artırabilirsek kişi başı milli gelirimiz yüzde 20 daha yükselebilir" dedi. OECD ortalamasına ulaşarak kadınların iş gücüne katılımını artırmanın Türkiye’nin ekonomik kalkınması için büyük bir fırsat olacağını belirtti.

Türk Lirasına Güven Artıyor

Türk lirası ile ilgili olarak önemli bir gelişmeye de değinen Bakan Şimşek, Türk lirasının toplam mevduattaki payının yüzde 32'lerden yüzde 58’e yükseldiğini söyledi. Bu oran, Türk lirasına olan güvenin arttığını ve ekonominin sağlamlaşmaya başladığını gösterdi. Şimşek, "Kur korumalı mevduat uygulamasıyla birlikte Türk lirasına güven artmış ve buradan çıkış süreci başlamıştır. 110 milyar dolar azalma yaşandı. Bu ciddi bir kazanım. Bu sürecin devam ettirilmesi gerekiyor" diye konuştu.

Enflasyonla Mücadelede Somut İlerleme

Enflasyon konusunda da açıklamalar yapan Bakan Şimşek, Türkiye’nin enflasyon oranındaki düşüşe dikkat çekti. 2024 yılı başında yüzde 65 olan enflasyon oranının yılı yüzde 44-45 civarlarında kapatmasının hedeflendiğini belirten Şimşek, bu düşüşün önemli bir başarı olduğunu ifade etti. "Enflasyonun kalıcı şekilde düşürülmesi en önemli hedefimiz. Özellikle hizmet enflasyonundaki katılıklar zamanla çözülecek ve 2025 yılına gelindiğinde daha olumlu bir tablo göreceğiz" dedi. Bakan Şimşek, temel mal ve gıda enflasyonunun da düşüş gösterdiğini, bu gelişmelerin enflasyonla mücadelenin başarısını gösterdiğini vurguladı.

Türkiye’nin Rezerv Durumu Güçlendi

Türkiye’nin Merkez Bankası rezervleri ile ilgili de açıklamalarda bulunan Bakan Şimşek, "Geçen yıl rezerv konusu bir endişe kaynağıydı, ancak artık endişe edilecek bir durum yok. Türkiye'nin net rezervi şu anda 50 milyar dolar civarına geldi. Bu ciddi bir rakam. 2011’de zirve yapmıştık, o zaman rezervimiz 70 milyar dolardı. 2018 başında ise bu rakam 38 milyar dolardı" dedi. Şimşek, Türkiye'nin rezervlerinin endişe kaynağı olmaktan çıkıp güçlü bir seviyeye geldiğini belirtti. Ayrıca, Türkiye’nin rezerv birikiminin üçte ikisinin orta-uzun vadeli kaynaklardan oluştuğunu ve sıcak para bağımlılığının azaldığını söyledi.

Türkiye'nin Borç Durumu ve Ekonomik İstikrar

Bakan Şimşek, Türkiye'nin toplam borçluluğunun milli gelire oranının yüzde 95 olduğunu belirterek, bu oranla Türkiye'nin borçluluk açısından avantajlı bir konumda olduğunu ifade etti. "Benzer ülkelerle karşılaştırıldığında, Türkiye'nin borçluluğu çok daha düşük. Küresel borçlulukla ilgili bakıldığında, Türkiye'nin bilançosu daha sağlam" diyen Şimşek, Türkiye'nin dış borçlanma maliyetlerinin düştüğünü ve bunun reel sektör üzerindeki etkilerinin olumlu olduğunu söyledi. Türkiye'nin CDS (Credit Default Swap) primlerinin düştüğünü, bu düşüşün sürdüğü takdirde yıllık 7 milyar dolar dış borç faizi tasarrufu sağlayacaklarını açıkladı.

Sonuç Olarak, Ekonomik Programın Etkisi Devam Edecek

Bakan Şimşek, Türkiye’nin uyguladığı ekonomik programın sonuç vermeye başladığını ve bu programın içeride ve dışarıda karşılık bulduğunu belirtti. "Bu programın gereği olarak, hem enflasyonda düşüş var hem de rezervler güçlendi. Türkiye'nin ekonomik görünümü oldukça iyileşti. 2025 yılına gelindiğinde daha fazla destekleyici politikalarla ekonomik büyüme hız kazanacak" dedi.