Bahçeli, öncelikle Sinan Ateş davasına ilişkin olarak MHP ve Ülkü Ocakları'nın kamuoyu nezdinde itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını iddia etmektedir.  Buradaki mesajı, söz konusu davanın MHP ve bağlantılı kuruluşlar üzerinden siyasi bir hedef haline getirilmeye çalışıldığı yönündedir. Bahçeli, bu tür girişimleri "kınadığını" belirtmektedir. 

Evde Çıkan Yangın, Bitişik Eve Sıçradı Evde Çıkan Yangın, Bitişik Eve Sıçradı

DEM partisi milletvekillerinin kendisiyle tokalaşmayı reddetmesine ilişkin olarak ise Bahçeli, "Ellerini sıkmam, Türkiye partisi olarak gerekeni yaptığımın göstergesidir" açıklamasında bulunmuştur. Bu sözleriyle Bahçeli, MHP'nin 'Türkiye partisi' olma kimliğini vurgulamakta ve DEM'lilerin tavrını, MHP'nin ilkeli duruşunun bir yansıması olarak değerlendirmektedir. 

Ayrıca Bahçeli, "MHP bir adım atmazsa başkalarından da adım beklenmez" sözleriyle, MHP'nin tutumunun diğer partiler tarafından da benimsenmesi gerektiği mesajını vermektedir.  Burada, MHP'nin sergilediği "ilkeli" duruş karşısında diğer partilerden de benzer bir yaklaşım beklentisi olduğu anlaşılmaktadır. 

Son olarak, Bahçeli "Gerginlik yaratmanın gereği yoktur" ifadesiyle, DEM'lilerin tokalaşma reddinin yaratabileceği gerginlikleri de önemsemediğini vurgulamaktadır.  Yani Bahçeli, MHP'nin ve kendi tutumunun haklılığına inandığı ve bu konuda herhangi bir taviz vermeyeceği mesajını vermektedir. 

Sonuç olarak, Devlet Bahçeli'nin bu açıklamaları, MHP Lideri'nin Sinan Ateş davasına ve DEM partisi milletvekillerinin kendisiyle tokalaşmayı reddetmesine yönelik sert tepkilerini yansıtmaktadır.  Bahçeli, MHP'nin 'Türkiye partisi' kimliğini ön plana çıkararak, diğer partilerden de benzer bir ilkeli duruş beklediğini ifade etmekte ve kendi tutumundan da taviz vermeyeceğini vurgulamaktadır. 

Kaynak: DHA