GÜNDEM

Antalya Kent Geliştirme Mağdurlarının Sorunlarına Detailli Yanıt

Antalya'nın Kepez Mahallesi'nde, 2016 yılında başlatılan kentsel dönüşüm projesine dahil olan sakinler, sekiz yıldır ciddi zorluklarla karşı karşıya.

Abone Ol

O zaman sakinlere, yeni konutlarının 30 ay içinde tamamlanacağı vaadedilmiş olmasına rağmen, birçoğu hâlâ dairelerine taşınmak için boşuna bekliyor.

"Sur Yapı Mağdurları" olarak adlandıran etkilenenler, durumlarına dikkat çekmek için yeniden protesto düzenlediler. Antalya Büyükşehir Belediyesi önündeki protestoda, 2016 yılında belediye ile bir sözleşme imzalayarak eski konutlarındaki tüm haklarını Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne devrettiklerini, 24 ay içinde (en fazla 30 ay uzatılabilir) yeni konutlarına taşınacakları vaadiyle bunu yaptıklarını bildirdiler. 

Sekiz yıl sonra proje hâlâ tamamlanmamış durumda ve birçok sakin geçici konutlarda beklemeye devam ediyor. Grup sözcüsü Osman Ertekin, zor durumlarına bir çözüm bulmak için seslerini yükseltmeye devam ettiklerini vurguladı. 

Bu gecikmeler ve ortaya çıkan sorunlar, maalesef Türkiye'de yaşanan tekil bir durum değil. "Kentsel Dönüşüm" başlığı altında yürütülen kentsel dönüşüm projeleri sıklıkla gecikmeler, düzensizlikler ve şeffaflık eksikliği ile karakterize edilmektedir. Genellikle, sakinler ile yetkililer ya da proje geliştiricileri arasında çatışmalar yaşanmaktadır. 

Uzun süreli konutlarını kaybeden birçok sakin, yetkililer tarafından dışlandıklarını hissediyor ve çıkarlarının yeterince gözetilmediğinden şikayet ediyor. Bunun yerine, genellikle emlak şirketlerinin kâr çıkarları süreci domine ediyor. 

Böyle sorunların gelecekte önlenmesi için uzmanlar, sakinlerin planlama süreçlerine daha güçlü bir şekilde dahil edilmesini, yetkililerden daha fazla şeffaflık ve hesap verebilirlik talep edilmesini ve kentsel dönüşüm projelerinde sakinlerin haklarının daha iyi korunmasını savunuyorlar. Ancak bu şekilde, kentsel gelişimin gerçekten insanların ihtiyaçlarına hizmet ettiği ve öncelikle ticari çıkarlar için değil, sağlanabilir.

Özetle, Antalya'daki durum, Türkiye'deki kentsel dönüşüm projelerinin çoğunun çoğu zaman orijinal sakinlerin aleyhine uygulandığını göstermektedir. Etkilenen vatandaşlar, yetkililer tarafından dışlandıklarını düşünüyor ve haklı olarak zor durumlarına acil bir çözüm talep ediyorlar.