GÜNDEM

84 Yaşındaki Ahmet Yetim, Görme Engelli Oğluna Bakabilmek İçin Ev Maketleri Yapıyor

Eskişehir Odunpazarı`nda yaşayan 84 yaşındaki Ahmet Yetim, 2021 yılında eşini kaybetmesinin ardından, yüzde 90 görme engelli oğlu Şükrü Yetim ile birlikte zor bir yaşam mücadelesi veriyor.

Abone Ol

Parkinson hastası olan Ahmet Yetim, yaşlılık maaşıyla geçinirken, aynı zamanda evinde kurduğu küçük atölyede yaptığı maket evleri satarak ailesine destek olmaya çalışıyor.

Ahmet Yetim, “Eşim vefat ettikten sonra, oğlumun görme yetisini kaybetmesiyle hayatımız daha da zorlaştı. Oğlum Şükrü ile birlikte yaşam mücadelesi veriyoruz. Bizim için çok zor bir dönem başladı. Ama yine de hayatı mücadeleyle sürdürmeye çalışıyoruz. En büyük destekçim oğlumdur” diyor.

Evinde kurduğu atölyede, eski ev eşyalarını ve malzemeleri kullanarak maket evler yapmaya başlayan Ahmet Yetim, yaptığı her maketle kendine bir uğraş buluyor. Yetim, bu uğraşın onun için sadece bir geçim kaynağı değil, aynı zamanda psikolojik bir rahatlama aracı da olduğunu belirtiyor: "Maket ev yaparken fazla düşüncelere dalmıyorum. Bu işler bana uğraş veriyor ve rahatlatıyor. Özellikle Parkinson hastalığım nedeniyle bir şeylerle meşgul olmak, zihnimi meşgul etmek çok faydalı. Hem geçimimi sağlıyorum hem de gönlüm rahatlıyor" diyor.

Zorlu Hayatın İçinde Birlikte Yaşıyorlar

Ahmet Yetim’in oğlu Şükrü Yetim, yaklaşık 7-8 ay önce gözlerinin görmemeye başladığını fark ettiğinde, durumu fark ederek hastaneye başvurmuş. Yapılan tedaviyle kısa süreliğine görme yetisi açılan Şükrü Yetim, ardından geçirdiği bir komanın ardından görme engelli olmuştur. Bu süreç, aileyi maddi ve manevi olarak oldukça zorlamış.

Şükrü Yetim, "Gözlerimi kaybettikten sonra, hayatta çok şey değişti. Şimdi her şeyde zorluk yaşıyoruz. Bakkala gitmekten tutun, evdeki bir eşyayı bulmaya kadar her şey bizim için daha zor. Babam da Parkinson hastalığı nedeniyle güçlük çekiyor. Ama birlikte dayanıyoruz" diyor.

Ahmet Yetim’in Hayat Mücadelesi

Ahmet Yetim, çocuklarına bakmak için yıllarca çalıştığını ancak yaşlandıkça iş gücünün azaldığını belirtiyor. "Bir evde hanımın olmaması, alışık olduğun şeyleri yapamamak zorluyor. Bulaşıkları yıkamak, çay yapmak, çamaşır yıkamak gibi işler… Bunlar günlük yaşamın parçası ama zorlayıcı. Yine de oğluma bakabilmek, onun ihtiyaçlarını karşılayabilmek için elimden geleni yapıyorum" diyor.

Yetim, "Hayatım boyunca zorluklar yaşadım, ama hiçbir zaman pes etmedim. Şimdi de zor bir dönem geçiriyorum ama birlikte mücadele etmeye devam ediyorum" diyerek hayatın zorluklarına karşı direncini ve ailesine olan bağlılığını vurguluyor.

Bu ailesinin hikayesi, yaşlılık ve engellilik gibi güçlüklerin, sevgi ve azimle aşılabileceğini gösteriyor. Ahmet Yetim ve oğlu Şükrü, birbirlerine olan destekleriyle, yaşam mücadelesini sürdürmeye devam ediyorlar.